Hep bir kır çiçeği gibi işte

Hep bir kır çiçeği gibi işte

yağmur mevsimi geldi gidiyor
sayılı soğuklar
sayısız sıcak günler ardı sıra
hep böyle
hiçbir şey değişmiyor
aşk öyle geçmiyor işte
aşk öyle bir şey değil
eninde sonunda bitmiyor işte

bitmiyor
bir adım sonrası
daha sonrası
sürüp gidiyor
bir eşik
bir eşik daha
ileri
geri
bütün yollar aşka çıkıyor işte

aşk gidince geriye bir tek boşluk kalıyor
oysa boşluk yokluktur
acıdır boşlukla avunmak
avunulan şey aşkın acısıdır
iki değirmen taşı arasındaki buğday tanesi gibi
savunmasız
iki büklüm savrulurken bile isyansız
taş gibi ağır ve sessiz

kalp durmuyor ki
bir o duyguya gidiyor
bir bu duyguya
kimisi nefret
kimi yeni baştan sevgi
halden hale geçiyor
şekilden şekile giriyor
aşk herkesi kendisine benzetiyor işte

her şey eskisi gibi olabilir belki
olmuyor
bazen kapılar kendiliğinden kapanıyor
değmezmiş diyebilinse keşke
değmezmiş işte
Allah’ım değmeyende oyalama
denilebilinse keşke
öyle olmuyor işte
öyle bir oyalıyor ki
değip değmediğini bile bilmediğine
dönerim zannedildiğine
dönülmüyor

oysa özle mana arasında
tek kelimedir aşk
aslı neydi
neydi ki kendisinden vazgeçmek kabil olmayan
bir şey daha varsa onun gibi
ezelde yazılmış hikayeyi doğrular gibi
ne kadar muamma aşkın yüzü
dahası
ne kadar çok yüzü var

aşkın bir yüzü
aşkın iki yüzü
aşkın yüzsüzlüğü var
vefa, ihanet, ahd
hepsi birbirine karışıyor
aşık olununca
önü sağı solu arkası karanlık
bir bulunsa
açılacak yolu
ama sır işte
sırrın varlığını
ancak yaşayanlar bilebilir

hep sıcaktır aşk
serapa mantıksızlıktır hep
hep şimdiki zamandır
hep bir andır
hep aynıdır
hep bir kır çiçeği gibi işte

redfer

İlyas Kaplan
Kayıt Tarihi : 30.9.2023 14:20:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!