Sıladan ayrıldım girdim yollara,
Gurbette vardım düştüm ah u zara!
Gece mi gündüz mü? hiç belli değil;
Sanki yaşam yok hayat girmiş zora.
Yoksul olanın derdi çok olur,
Baharı,yazı hep kara kış olur!
Bağrı yanık olur yüzü de gülmez,
Gözyaşları durmaz akar sel olur.
Fakirin derdi ölümden de beter,
Siner yüreğine tarumar eder!
Ya bir kırda ya bir mezar başında;
Bir ulu çınar gibi uzar gider.
Fakirin,yoksulun vay haline,
Açlık-perişanlık gider gücüne,
Zengine-soysuza,soyan düzene…
Fırsat vermez isyan eder ezene.
Kader değil yazgı değil ey beyler;
İtibar etmeyin hepsi boş sözler,
Şu soyan soyana,çalan çalana…
Çobanoğlu söyler hepsine güler.
Böyle yürümez bu düzen bu cefa!
Haykıralım yüzlerine bin defa,
Soyanın,sömürenin,yalancının…
Umursamadan yaşarlarken sefa.
27.08.2010
Yıldırım
Kayıt Tarihi : 28.8.2010 23:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)