Bu benim babam;
Adı Hüseyin Demir’di
Lakabına jilet Hüseyin derlerdi.
Ayakkabı boyacılığı ile yedi nüfus besledi,
Erzurum’da bir gecekonduda,
Günü günde, günlük yaşardı,
Rehberimdir ol, Kur-An’ı ez-ü mü-şan,
Meali ol, buyruğu Cafer-i İmam,
Allah, Muhammed, Ali’den, inanç iman,
Ehlibeyt’in yoludur özlerde güman.
*
Gönül hakka açık ise, hakkı bulur,
(Erzurum ağzıyla)
Şu yalan dünyaya geldim gidirem,
Gezdığım yollarda, ara bul beni,
İçimdeki yarami, ben bilirem…
Tabipte, hekimde, ara bul beni.
Aramıza girdi şu kara toprak,
Geleyim diyorum, sen kal diyorsun.
Sensiz hayat, sonbaharda yaprak,
Kurdum diyorum, umut var diyorsun.
*
Bu hayatın, bir anlamı var sanma,
Renklerimiz farklı olsa da
Aynı bahçenin çiçekleriyiz,
Kokularımız karışmış birbirine…
Genlerimiz karışmış…
Bu bahçe için, omuz omuza vermişiz,
Çanakkale’den tağğ Sarıkamış’a,
Remiz olmak ki, ister sevgiden emek.
Erlik gönül makamı, ser olmak gerek.
Tanrının dileği; sevmek ve sevilmek,
Aşk; yar ile sınırlı olmasa gerek,
Nar sevgisidir gönül gözüyle görmek,
Tabiatta en değerli madde, toprak…
-*-*- Özgürlük… -*-*-
Beynim süper market,
Gözlerim vitrini,
Dilim kapısı,
Kalemim kasası.
Çekilmiş kepenklerim,
Sözünde durmayı kolay mı sandın,
Eri değil; sahibi her makamın,
Dil; lastik, yay gibi kıvırır lafın,
Ey! yöneten, haram sana makamın.
*
Üzerinde hakkı var çalışanın,
Yıllar geçti aradan,
Sızı sardı her yandan,
Bıktım artık bu candan,
Çekip gitsem bu handan,
*
Hayat bana gülmedi,
Yaş elli dedi, geçtik yolun yarısını,
Yılların yorgunluğu, çizik çizik etmiş bedenin canısını,
Vücud-u fizikte; yorgunluk gösteriyor kendini.
Hele birde yok mu; karındaşın, eşin, dostun acı sözleri
Tırpan gibi; santim, santim, keser, biçer kısaltır ömür denen süreyi.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!