Eğer; ölürsem güzelim, ben seni saramadan,
Bir çelenk yaptır, alsın rengini kara bahtımdan,
Gözlerim açık olur, muradım almadığımdan,
Sen kapat, o nazik ellerin ile ağlamadan.
Bari gözlerim murat alsın, olsa da yalandan.
Hasret bir dövme gibi, işlemiş ruhuma,
Severim rüzgârlı günleri,
Sıladan, toprak kokusu estirir, sanki ruhuma.
Özlüyor gurbetellerde, insan memleketini…
Hele yağmur değmiş, toprağının kokusu var ya!
Birde lapa, lapa yağan karın, dağın, yaylanın hasreti,
-*- Hemşire… -*-hd
Yüreği güzel birer insan tanıdım ben;
Nazik, sevgi dolu, sevecen,
İnsanlara sevgi besleyen,
Umut dolu, gülmeyi bilen,
Tanıştığı her yüreğe, bir taht kurmak isteyen,
-*- Anneler ve Babalar -*- hd
Anneler; hem dokuz ay taşır, hem büyütür.
Babalar; kanat gerer, anneye güç verir,
Yaptığı her işte evladını düşünür,
Onların duası peygamber duasıdır
*
-*- Doğuluyum Erzurumluyum Gardaş -*-
Yoğrulmuş balçığım, yaylamın havasıyla…
Yoğrulmuş, suyuyla, doğasıyla.
Ben doğuluyum,
Ben Erzurumluyum,
Ben Dadaşım gardaş;
Ruhumda, bir yalnızlık,
İçimde, bir hüzün var.
Karanlık bir gecede,
Boşa çıkan, umutlar.
Sensizliğin korkusunu,
Hissettiriyor duygular.
Ne deyim ben sana, ne kara yer
Hele, ah kara yer, vah kara yer,
Yedin kuzumu, yedin kara yer,
Ben sana ne yaptım, ne ettim ki;
Ettin içerimi, sen yara yer.
Hele, ah kara yer, vah kara yer,
Gözlerin tıpkı deniz feneri,
Didelerindeki damlaların her bir, bir kar tanesi.
Yüzün ay ışığı gibi,
Anımsatıyor kar yağan bir geceyi.
Aydınlatıyor, karanlık kuytuyu, köşeyi.
Kırıver; kadehlere dolmak için açılacak şişeyi
Bir metrecik yolu var, gider dönersin,
Bir koğuşta, uzun bir ömür sürersin,
Yüzün güler, fakat içinden ağlarsın,
Şu! Mahpushane, köşküdür kara bahtın.
Sabahın güneşi, doğmaz ki buraya;
Benliğimdeki aşkım içerime sinse,
Büsbütün acılarım böylece dinse,
Azrail ruhumu almaya yanıma inse,
Anlasana; seni sevemem bu halimle,
-
Keşke hiç görmemiş olsaydım seni,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!