Oysa ne kadar da güvenirdim sözcüklerime! Olmaz ya_hadi yetmedi diyelim_notalarım hazır kıta beklerdi orada bir yerlerde. Herkesi, her şeyi tarif edebilme şımarıklığıyla yürüyüp duruyordum işte. Dudak büküşlerimin muhatabı kimler, neler olmadı ki! “Şiiri yazılamayacak, şarkısı yapılamayacak ve hatta bazen iki lafın belini kırarak anlatılamayacak ne olabilirdi ki hayatta” diyordum!
Ta ki sana varana dek. Hatırlıyorum da, en başında, yani, “bu kez zorlanacaksın” diye yüzüme hafif hafif fısıldayan rüzgarını hissetmeye başladığım günlerde bile, imkansızlığı an dahi aklıma getirmemiş, dudaklarımda müstehzi bir tebessümle “sen öyle zannet! ” deyivermiştim.
Yanılmışım iki gözüm yanılmışım. Yanılmışım sevgilim. Şiirine yetmiyormuş heybemdeki binlerce sözcük. Notalar çaresiz kalıyormuş şarkın söz konusuysa.
Seni anlatamıyorum işte. Seni yazamıyorum, seni mırıldanamıyorum bir tanem. Hiçbir yere koyamıyorum seni, hiçbir şeye benzetemiyorum. Hep eksik kalıyor, hep yarım.
Ah yarim! Nasıl seviyorum seni böyle! Ne güzel seviyorum bir bilsen!
Ah yarim! Nasıl seviyorsun beni böyle! Ne güzel seviyorsun bir bilsen!
Ah sevgilim, ah balım, ah en nadide mücevherim, ah bir beton griliğinde bulduğum inci tanem, ah acım, ah sevincim, ah efkarım, ah kahkaham. Ah her şeyim. Ah!
Hayatımda ilk kez ama ilk kez kaybetmekten korkuyorum.
Murat Avcı OzanKayıt Tarihi : 16.10.2019 22:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!