Ellerimde bir avuç tebessümle dolaşıyorum
Karışık bir rehber var önümde
Dudaklarım amaca yönelik cümlecikler sunuyor
Duyamıyorum yanmış sezgilerle çevrili bir ses
Gün çoktan bugünü aşmış bırakmış geride
Bana sadece dünün hatırası yarının umudu kalmış
Her dünden bugüne bir salkım kelebek yeni bir gün daha dualarıyla uyanıyor
Hiçbir sebep aslında boşlukta yaşanmak için sunulmaz
Sen eğer hesaplasaydın yok saydığın zamanlarını
Binlerce kelebeğin duası kabul olurdu
Sen kaç yalnızlığının şikayeteni ölçtün
Tırnaklı yaralar kanar oldu gözlerinin ışığında
Sen terkedilmişliğin iki yüzlü aynasısın
Suçlamak ya da suçlanmak ne işe yarar sana dair
Bir okka mutluluk altında yaşamışsın
Tıkanmış her kare umut, bir avucun altında
İçimde bir kıpırtı var sanki olmayacaklar olacak,
Yalnız değilmişim öyle söylüyor rüyalar,
Bir çift göz bana bakıyor her yönden,
Her yönden sanki ''hadi'' diyor,
Ve yürüyorum elimde bir gül fidanı...
Sevgi susuyor
Gözlerim anlamsız,derinlikler yüreğimde uçurum esrarı
Yokluğunun varlığında damarlarım ateşli kana hasret
Belki dudaklar gamzeleşir,kuytu köşeler açığa çıkar
Belki bertaraf esrarlar düğümlerini bağışlar
Dönüşler çaresiz gidişinle kalan yalnızlığım bedenimle alaylı danslar yaparken
Beni öyle sevmeli ki yüreğin
Yapraklar titremeli adımı anarken
Her sözcüğünde ben gizlenmeliyim
Her bakışının takıldığı yerde ben olmalıyım
Öyle çok sevmelisin ki beni
Canımın yandığını çok uzaklardan hissetmeli
Sonsuzluklar artık çivi gibi saplandı,sensizlik kokan bedenime
Korkularım beynimde uğuldayan yaramaz çocuk seslerine benziyor
Sensizlik değil aslında bendeki çaresizlik
Ne yani giderken mutluluktamı kayboldu seninle karanlıklar arkasında
Kaçmak istiyorum bazen uzaklara,kimsenin gölgesini görmeden
Neye yarar ki bedenimi peşimde sürüklemek
Ne bir kahkaha içimdeki çocuğa sus diyebilecek kadar güçlü
Ne de yeşeren bir ağaç dur diyecek kadar umutlu
İsterim ki meyva ürkmesin çiçeğini açarken
Ya da bir rüzgar okşayarak geçsin
Kırılabilecek bir dalın yanından
İsterim ki;
Herşeyden farklı bambaşka bir tat var şimdi dudaklarımda
Sensizlik değil içimdeki bu sessizlik
Nedensiz bir tufan ürpertisi
Kapkara bir alemin ışıldayan yüzü
Acabaların keşkelerin savunması değil
Binbir inat haketmeyen bir tazelikte değil
Gelmeliyim taş toprak kara örtü sana
Doğmamışlara inat yeniden doğmalıyım
Yeşilin çizgisi kayboldu mavinin derinliğinde
Sokaklar artık ıslık çalmıyor karanlığa
Karanlık düşman olmuş güneşe sabahla yeniden doğanlara inat
Umut bile umudu yitirmiş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!