Sebebi leylada,aslıda görüp.
Sevda makaminda,defteri dürüp.
Gönül yumağında,hasreti örüp
Bağrı yakan sevda, har olmalıdır.
ne gözünün renginde
ne saçınun telinde
bir kor gibi içinde
aşk yürekte gizlidir
ne yakın ne ırakta
Selam Saldım bulutlarla gurbetten
Omuzlarına konsun saçın ıslansın diye
Öç alırcasına da sanki felekten
Rahat bıraksın bizi uslansın diye
Gıravatlı amcalar dün uğradılar köye.
Köy meydanında muhtar ahaliyi topladı
İki tıraktör ile getirmişler hediye.
Ayakta durulmayıp yere çömülecekmiş
Elinde bir megafon gıravatlı bey kükrer.
Rabbimin ""OL""emri tecellisi
AYDA GEZGİN
Balığın karnında yunus gibiydin
Rabbim cennetinden, binlerce melek.
BU GECE BU ŞEHRİ DUMAN SİS ALDI
ANILAR DERTLERİ ÜSTÜME SALDI
YALNIZ BEN DEĞİLİM HERKES ALDANDI
BU GECE BU ŞEHİRDEN AYRILACAĞIM
GELDİĞİMDEN BERİ KEDERE BOĞDU
vakit yine hüzünlü bir ayrılıkvakti
yastığımda kokumu
duvarda sazımı
içimde sana ait tüm nazımı bırakıp gidiyorum ister istemez.
vakit yine ayrılık vakti
senle doya doya yaşadığım günün ertesi yalnızlık...şimdi diyorsundur nerden çıktı bu ayrılık...
kokunu kokunun üstüne döküp
yine hasret bağından ayrulık derdim.
hasretle gülgüzüne bakıpta öpüp
yine gurbet bağından ayrılık derdim
el salladın hasrete giden yarına
Her bir şey az önceydi,zamanın durağında.
Ferhat dagı delerken , dağ yarıldı az önce.
Meltem esip duruyor,çöllerin kurağında.
Leyla mecnuna küstü,yar darıldı az önce.
İhanete uğradı, darlara düştü Yusuf.
Neden sen’le birlikte,bir anımız yok baba .
Neden saçlarımı da okşayıp koklamadın.
"Erkek adam hastamı,olurmuş lan" diyerek.
Ateşler içindeyken,neden hiç yoklamadın.
Küçük yaşta verdin ya, çırak oldum çalıştım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!