Nazar değse, kalp sever, aşık olur
Vuslat tutkusu bir kibrit yakar
Düşler, Hakikat ile birbirine karışır
Bir an gelir ayca kaşlar çekilir.
Çok güzel sevmekle, seven elde edilmez.
Yeryüzünü kirlettiler; korkaksın
Ateşe attılar ümitlerini
Gariban kanı dökülerek şerbetine
Üzüt zehriyle dolduruldu harcın
Apazların bomboş; kimlere ilişeceksin
Hedefsin, basamak basamaksın,
Gözümsün, kulağımsın.
Damarda ki kanımsın,
Bil ki sevda kapımsın.
Bir sevdaya tutak mısın,
Tüm denemelerimi yırttım,
Döşümün kıllarıyla
Bedenimin saygınlığından buharlaşıyor şiir.
Sana çok eskiden, bir bahar sonu, bir cephanede
Gerilmiş yumruğumu dişleyerek
Bundan farksız bir şeyler söylemiştim
Selam uçsuz bucaksız toprağına ey bahar!
Selam bulutları tamir eden kelâmına.
Koklamayı bilenler, geceden alır gülünü.
Selam bir yiğide ki, gülüşüyle Sarar
İncinen ömrünü, hüzünlü ölümü.
Geçidi kusursuz yapmadan
Geçemezsin hüzün derelerini
Düz yerinden tutmadığında, vakit
Zift olup akar topraklarından
Vatanına varamazsın hüsn-ü aşkın
Vakit gelir
Ümit, toprakta bir tohum gibi
Yeşeriverir
Serpilir, büyür ve
Sarar dünyanın dört bir yanını
Vakit gelir
Yahu sevgili!
Bu hal sana tarumar sevdalı.
Ne bu derli toplu olacağım sıkıntısı?
Saçların, kıyafetlerin bozukmuş
Gözlerin uykuluymuş
Bunlardan bana ne?
Yazgının soğuk sularında yorulup
Derin mezarlarından kan içinde çıkardık
Meydanlara canları
Yeni ümitlerle yol aldık yeni maviliklere
Ay odama şavkını vurur
Yazgım değişir artık benim
Vakit gelir akrep, yelkovan, saniye durur
Yazgım değişir artık benim
Göz nurumsun coşan bir pınar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!