Ben seni çok özledim KADIN
Hasreti
Kanatıp duruyorum
Gece yarılarında
Bir tek
Sen kalıyorsun içimde
Gözlerinde güneşi taşıyan kadınım, hasretim, ölümüne karasevdam, dinmeyen acım, Mavim, Yeşilim, Kırmızım, Gülüm, Karanfilim, Yaseminim, papatyam, dağ çiçeğim Doğum Günün Kutlu Olsun.
Ben seni çok özledim.
Derinliğinde kaybolduğum
Beni sonsuzluğa sürükleyen
Beyaz bir çakıl taşı olmalıyım
Kıyısında gezindiğin denizlerin
Her sabah ve akşam üzeri
Ayakların bana değmeli
Yağmur olup yağmalıyım
Her sokağa çıkışında saçlarına
Nisan yağmurlarıyla geldin bir akşam
Öylesine ansız, öylesine zamansız
Gamzelerinde bir demet kır çiçeği
Öylesine güzel öylesine arsız
Nisan rüzgarlarıyla geldin bir akşam
Ben seni hiç özlemdim ki
Bir İstanbul akşamında
Söylediğimiz şarkıları özledim
Bir Haziran günü bana gelişini
Arsız gülüşünü
Sevgiyle sokuluşunu özledim
Sahi
Adın neydi senin?
Ya da
Bir adın var mıydı?
Gözlerin ne renkti
Mesela
Cesetleşmiş vücuduma
Ölüm suskunluğunu giydirip
Bu gece
Akrepleri beklerken pusuda
Sensizliğe uyanıp
Yusuf oldum Kör bir kuyuda
Senin yaşadığın o şehri
Hiç sevmiyorum artık
Yağmurlu akşamlarını
Her yanı sen kokan çiçeklerini
Islak Martı bakışlı sokaklarını
Vera’yı Niko’yu, Fidangülü, Süleymanı
Susuyorsam eğer
Yıkmıyorsam o ülkeyi başına
Yakmıyorsam bir bir
Sana gelen yoldaki
Kilometre taşlarını
Bir damla gözyaşına
Seni özlemediğim
Sevmediğim yalan
Sen, her gece
Kömür karası
Saçlarının göklerinden
Çılgın bir yağmur gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!