İnsanlara 'okuma-yazma' öğretmek değil zor olan;
Doğru şekilde ve 'işin özünü' anlaya-bilene kadar eğitebilmek..!
Aşk kesinlikle yalnızca bir rahatlamayla kalamaz...
O bir başladımı hiçbir şeyin sonu gelemez!
Alır başını gider ki-mi sevgilidir asıl, sevgi-siz olan..!
Kim erişebilir sevdasından inim-inim inlese de..?
Bir yıldıza kim gönül verir?
Kim sevgisini, kim her şeyini?
Kim hayatını, umutlarını adayıp bir yıldızın aşkına;
Kim vefa görmüş, hani?
Her yeri yokluk yığını ve varlık yıkıntısı haline getiren
Bir nesil geçip, gidiyor önümüzden.
Bazısı çalışmanın, bazısı çalmanın der-dinde..!
Ve ardımızdan gelenler ki; ileriyi göremiyor,
İlerliyorsa da adım attığı yeri hiç bilmeden...
Beynimdeki uzun tırmanışım…
Sen ufkumda zirvem…
Belki de-ha-tırlayışım!
Sen de hiç bil-inmeden!
Göklere kaç ve sığın…
Ne aşk ne de seven gönül asla hata affetmezmiş...
Musibet gelmeden başlara mutluluklar kısmetmiş..!
Çıksın artık rayından bu-harlı tren vagonları...
Geçit yoksa da geri dönülmez ki, inanç yollarından...
Kalmamış artık yakacakları atmışlar daa başından...
Artık; sevdiklerin yalnızca acı veriyorsa
Sen de terk et sevenlerini.
Gönlün dar geliyorsa çıkar..!
Bu ferahlatır içini...
Şimdi; birşey yap yine kendin için
Ekmeğimi suyumu verenler de oldu...
Bir de havama kadar alanlar tabi...
Unutmamak lazım yapılan iyiliği, kötülüğü...
Hafızada minnete ve lanete de kaldıysa 1 yer!
Demir aldıysak bir fırtınayla o limandan...
Ve bir girdapsa tüm çevremizi saran...
Devir almak da sözkonusu olamaz,
Fizik kanunlarına bile aykırı dönüşümüz..!
Gönül almak gerekirse kimden başlamalı yalvarmaya?
evet yalnızca hava da görmüşsünüz yazını ve öyle sanıyorum ki düşürdünüz :)
ben de artı bir derecelik açıklama daha yapmak mecburiyetinde hissettim kendimi... umarım geniş bakış açınızı bir derece daha genişletebilecektir.. sizin duyarlı biri olmanız güzel fakat bu en başta size zarar veriyor ...