Halil Aktaş Şiirleri - Şair Halil Aktaş

Halil Aktaş

Bugün babalar günü,
Bir baba gördüm, mutlu mu mutlu
Bir elinden kızını tutar, diğerinden oğlunu
Kutlamışlar gününü babalarının
Eli ellerindeydi babalarının
Yürüyorlardı…

Devamını Oku
Halil Aktaş

İçerimde yanan ateştir kordur,
Yaralı bir kalbin tamiri zordur.
Her an çiçeğin bir sonu vardır.
Çiçeklerim soldu bahar kış oldu.

Geçen zaman asla geri alınmaz.

Devamını Oku
Halil Aktaş

Bugün benim doğum günüm Bir mesaj bekledim senden Her zamanki gibi ilk olan Ve senden gelen. Ama gelmedi… Gelmeyecekti, biliyordum. Senden gelecek bir gül bekledim. Güllerin en güzeliydi o, Ama gelmedi. Hüzünlendim. Nemlendi gözlerim. Yükseldi duygularım. Düğümler oluştu boğazımda. Anlamsızdı her şey… Bomboştu dünyam. Bugün bir yaş büyümüştüm aslında, Ama on yaş yaşlandım. Ağlayıp durdum, gün boyu. Gelmeyen mesajıma, gülüme…

Devamını Oku
Halil Aktaş

Gelen gider, var mı dünyada kalan?
Dünya yalan değil, insanlar yalan.
Çalış ahret için, aklını kullan.
Ömür çabuk biter, bunu bilelim.

Dağlar aynı dağlar, sular aynı su.

Devamını Oku
Halil Aktaş

Bahar hüzün ile başladı yine, yaz ayları nasıl olur bilemem. Kader örmüş ağlarını durmuyor, yakalamış bırakmaz ki gelemem İyileşmez yaralarım merhemsiz, akar gider gözyaşımı silemem Batmış hüznün dikenleri çıkmıyor, acı çeker gülmek ister gülemem

Devamını Oku
Halil Aktaş

En zor olan nedir biliyor musun? Kalabalıklar içinde yapayalnız, Akan pınarlar içerisinde susuz, Bahçeler içerisinde çiçeksiz, gülsüz, Sağlık ve sıhhatteyken güçsüz ve neşesiz, Pırıl pırıl ayaz ve mis kokulu gecelerde uykusuz, Bu kadar güzel doğada sensiz ve ümitsiz. Kısaca güzelim, sevilirken sevgisiz kalmak. Unutulmak, en zor olandır. En zor olan...

Devamını Oku
Halil Aktaş

Bir bakışın manası, yoktur hiç bir lisanda Bir bakış bazen şifa, bazen zehir olsa da Bir bakış bir aşığa, neler anlatır neler Bir bakış bir aşığı senelerce zedeler. Bir bakış yüreklerde volkanlar oluşturur Sönmüş yanardağları yeniden tutuşturur Bir bakış yaralara merhem olur anında Bir bakış zehir olur, döner durur kanında Bir bakış yakar seni, sönmez bir ömür boyu Alır uykularını, istersen gel de uyu. Bir bakış âşık eder yürekleri hoplatır Bir bakış aşığını yıllar boyu ağlatır

Devamını Oku
Halil Aktaş

Bir vadi düşlüyorum rengârenk çiçeklerle süslü. Çayırlar arasında gelincik çiçekleri. Pedalizalar dolaşıyor çiçeklerde. Kırmızıya boyamış her tarafı gelincik çiçekleri. Sarı, kırmızı, beyaz kelebekler uçuşuyor. Papatyalar gülümsüyor bütün beyazlığıyla. Arılar bal topluyor çiçeklerinden. Çocuklar taç yapıyor başlarına. Akarsular iniyor vadiyi çevreleyen dağların yamacından. Cıvıl cıvıl ötüyor kuşlar, Hepsi bize hizmet için yarışıyor adeta. Kuşlar şarkımızı söylüyor, Papatyalar bizim için arılara bal sunuyor, Gelincikler gönlümüze ışık tutuyor, Pedalizalar ruhumuzu okşuyor, Akarsular şarkı söylüyor kulaklarımıza. Sadece sen ve ben varız bu vadide, El ele koşuyoruz çiçekler arasında. Ne kadar güzel seninle olmak, Ben seninle bu vadide çok mutluyum. Tarifi imkânsız bir mutluluk bu... Hayal de olsa çok güzeldir, Mutluluklar. Gerçeğim ise; Mevsimlerin olmadığı bir vadideyim. Sular ve ırmaklar akmaz yamaçlarında, Kumlarla örtülüdür her taraf benim vadimde. Yamaçları kayalıklarla dolu taşları bile siyah. Güneş yakıyor kavururcasına, Gelincikler olmaz bu susuz sahrada, Pedalizalar uçuşmaz çiçekler olmadan. Papatyalar küstü mü bu sahraya? Nerede bütün çiçekler? Burada arılar da bal bulamıyor. Kuşlar da çok az şarkı söyler burada. İşte benim gerçek Vadim. Ben bu vadide yaşıyorum.

Devamını Oku
Halil Aktaş

Bir hayaldi içimde, sana doyasıya sarılmak.
Bir bitişti,
Sana başkası sarılırken kenardan bakmak.
İmkânsızdı senin sevgini söküp atmak
En güzeli,
Kalbime gömüp bir ömür boyu onla yaşamak.

Devamını Oku
Halil Aktaş

Biliyor musun can; Bugün bu saatlerdi. Kapatmıştın gönül kapılarını bana, Bense kilit vurmuştum sevgime, Gömmüştüm yüreğime Gözyaşlarımla. Oysa dün başkaydın En güzel elbiseni giymiştin. Senin için demiştin bana, Hatırlıyor musun? Neler değişmişti ki, bir gecede? Sorgulamadım, hakkım yoktu buna. Sakladım, çok derinlerde sevgimi. Kırılsa da akvaryum, Çatlasa da fanus, Parçalansa da yürek… Gömülmeliydi. Gömdüm... Ufukta yeni gemi varsa Yaklaşmalıydı limana. Demir almalıydım limandan. Gelmişti zaman Dolmuştu müddet Yağmıştı nisan yağmurları. Silmişti geçmişi senden. Bende ise yaralar açarak derinden Gözyaşlarına dönmüştü. Ayrıldım limandan meçhule doğru. Rotasız… Hedefsiz Sürüklesin dalgalar Hangi kıyıya çarparsa çarpsın. Hiç önemi yok. Dalgalar yükseldi Kasırgalar esti yüreğimde Ne tusunamiler geldi geçti. Üşüdüm, kızgın çöl sıcağında. Titredim… Sıtmalar nöbetleri tuttu her gece Ve hayat devam etti. Sarsıntılarla… Şimdi uçsuz bucaksız bir sahrada, Güneşin batışını seyretmekteyim. Ve biliyor musun? Ben nisan yağmurlarını, Hiç ama hiç sevmiyorum. “Bir aşk öyküsüne”

Devamını Oku