Elestü bezminde verilen ikrar
Zamana şahittir Muharrem ayı
Hak bir Halifeye kılınca karar
İnsana şahittir Muharrem ayı
Melekler hayretten gelirken vecde
Duyun feryadımı alem-i islam
Kızıl kundaklarda yatıyor balam
Çektiğimi size vermesin Mevlam
Ben yakıp yıkılmış kent Felluce'yim
Görün hallerimi hele niceyim
Tarifsiz acıyla doludur gönlüm
Zahirimde mecnun bilinirim ben
Virane yerlerde geçer de ömrüm
Günde bin parçaya bölünürüm ben
Her gün bir beldeyi ederim seyran
Çatak köyü,dört dağ ardı dört dere
Hayalime düşer günde kırk kere
Gönül akar gider doğduğu yere
Esiverse dokunuyor yel bana
Dönülmez yol oldu gurbet el bana
Kelimeler seni anlatamaz ki
Öfkesi kıt merhameti bol anam
Oğlan kız everip dede olsam da
Gerersin üstüme kanat kol anam
Bin bir derdin deryasını boylarsın
Hor bakma toprağa kıyma fidana
Sümbül boyun büküp gül ağlamasın
Güzel dünyamızı koyma figana
Halden haber veren tel ağlamasın
Hak'tan hediyedir yerin dokusu
Köyün değişmeyen muhtar adayı
İttifakla muhtar oldu bu sene
Çok çileler çekti seçilmek için
Herkesin oyunu aldı bu sene
Her seçimde aday oldu yılmadı
Yaz yağmuru yamaçları ıslarken
Yeşil yaylalarda açar papatya
Dertli çoban koyunları seslerken
Neşeyle gözünü açar papatya
Gün doğarken umutlarım beslenir
Boşuna kendini yormasın hatip
Hicranlı hallerin konuştuğu gün
Nafile sözleri yazmasın katip
Gözlerde sellerin konuştuğu gün
Yeni bir vuslatın müjdesi veda
Benmi çok yorulmuşum yollar mı yokuş oldu
Ruhum ten kafesinde bir yaralı kuş oldu
Enginlere sığmayan benim divane gönlüm
Bir edalı bakışa bir gülüşe tuş oldu
Kelamdan aciz dilim gerilmiş tele döndü
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!