Yağmurlu bir gündü.
Sokaklar boş.
Söyle sevgili söyle.
Bu aşkın sonu nereye kadar.?
Yağmurlu bir gündü sana rastlamıştım.
Aslında senaryoda İblis.
Üstümüzde gitmeyen sis.
Şimdi Şeytan mutlu.
Açık şimdi onun yolu.
Anadolu'da Manisa'da bir tatar köyü.
Düşmana nasıl direndi bu destansı öykü.
Yeşil sarıklı asker gördü rum sandı büyü.
Korktu kaçan tavuk gibi miras kaldı tüyü.
Saruhanlı'da her Türk o gün Hasan Tahsin.
Benim aşkım senin aradığındır.
Yaşam boyu özlem duyduğun.
Tutamadığın kuş gibi kaçırdığın.
Geç çağırıp kaybettiğin sevdiğin.
İzmir de bir akşam bekliyorum.
Gözlerinde bir sevda seziyorum.
İçinde bir aydınlık görüyorum.
İzmir fuarında seni arıyorum.
İzmir den Karşıyaka ya geçiyorum.
Kin aşkımızı hapsetti.
Sevgin kül olup bitti.
İntikam artık yetti.
Kalbim ayrılık seçti.
Kin gözyaşımı indirdi.
Sazlıklar arasında ördekler.
Kanatlanıp uçup gidecekler.
Senden haber getirecekler.
Umutla yaşıyorum bunu bil.
Bir gün seni getirecekler.
Neden böyle oldu sevgilim.
Biz bu hale düşecekmiydik.
Sen benim oldun her şeyim.
Bu aşkdan vazgeçecekmiydik.
Birden sele tutulduk çaresizim.
Bir boşluk gibi sonsuz.
İşte hayat böyle onsuz.
Bir kuşluk vakti kadar.
Yaşadıklarımı çizen kader.
Mektubun yok buruk asker.
Nasıl geçer gurbet günler.
Evden uzak zormuş meğer.
Annen özlemiş seni bekler.
Sevdiğin uzak yanık asker.
Kabiliyet arzeden özelliğimin denemelerini şiirlerimle ortaya çıkarmaya çalışıyorum. Eğitimim sırasında edebiyat hocalarım bu konuda sadece yazdıklarıma not vermemekle yetindiler Benim bunları yazamayacağımı belirttiler Hatta bir yarışmada birinci olduktan sonra bu yaşta bu çocuk bunu yazamaz diye İ ...