İnsanlar vardır,
Denizin sahile vuran dalgaları gibi,
Anlık coşarlar köpük köpük olur yürekleri,
İnsanlar vardır,
Bekler çoşkun bir dalganın kıyılarına vurmasını,
Rüzgarların,sert ve acımasız estiğinde,
Camdan kalbin kırılıp parçalandığında,
Mazinin kopuk bir filim gibi gösterdiği,
Yitik zamanlar gelir gözünün önüne,
Ahh...neler yaşanmıştı,
Cennet denen rüyaya kaptırıp kendimi,
Bir insan özünde unutulup gitmekten,
Tatlı düşler görürken bir vakit,
Kabuslarla silkinip uyanan ben,
İsyanım dile gelip yüksek perdeden,
Kaybolup gitme korkusu varya hani,
Dostluğun ötesinde tutkuların esiri oldum
Suçluyum,
Bir labirentin yollarında kayboldum,
Bilmeden gerçekleri, sevdim, insan oldum,
Suçluyum,
Gündüzü geceme katık ettim,
Seni sevdim kadınım...
Yol yol oldu bakışlarım,
Yüreğim pençe pençe,
Dağlar koydum dağlar üstüne,
Kafesler ardına attılar,
Bu ne yaman ayrılık böyle,
Geceler ayaz, geceler kara,
Gök gürlüyor,yıldırımlar düşüyor,
Yine sen yanımda yoksun,
Neredesin? Annem.
Zaman küskün bize,
Buhran ılık ılık taze kan gibi,
Bilincim düşmüş ayaklar altına,
Kalın sicimler kement olmuş boynuma,
Gözyaşlarımmı temizleyecek bu pisliği,
Ne zor şey bilirmisin sen,
Gözyaşları bile akmaz olur,
Biryerlerde tıkanır kalır,
Güvenmek istersin,dayanmak,
Omuzlar cılız,herkes kendi derdinde,
Kırılası ellerim çamurdan bir insan çıkarır,
Ve ona aydınlık bir dünya armağan etmek ister,
Kendisi boğazına kadar çamura batmak bahasına,
Ah o yaşanan yalancı baharlar,
İşte bak hayat ağacımın köklerini gözyaşlarımla suladım,
Sana kendimi anlatıyorum,
Bir duman gibi,
Bir güneş gibi,
Bazen bir bulut kadar uzak,
Bazen sana senden daha yakın,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!