Ferdi ve sosyal hayatımıza canlılık kazandıran,pek çok güzelliği ve bereketi bünyesinde barındıran Ramazan ayının sonuna yaklaşırken bin aydan daha hayırlı olduğu bildirilen kadir gecesine ulaşmanın sevinç ve mutluluğunu yaşamaktayız.
Kadir gecesi,Yüce Yaratan’ın insanlığa kurtuluş çağrısı olan Kur’an’ın indirilmeye başladığı,esenlik ve güvenliğin her tarafa yayıldığı, sema kapılarının açıldığı, dua ve tövbelerin kabul edildiği bir kutlu gecedir.
Değeri kur’an’a dayanan bu gecenin en güzel şekilde değerlendirilmesi, ancak Kur’an’a yönelmekle ve onun eşsiz mesajını anlamakla olacaktır.
Çünkü Kur’an sonsuz bir hazinedir. Onun,insanlığın ufkunda bir ışık gibi yanan meş’alesi her dönemde insanlığı aydınlatmaya devam edecek, taşıdığı değer ve anlamları, getirdiği ahlak ve erdem ilkeleri hep taze ve yeni kalacak, yaptığı davet kıyamete kadar sürecektir.
Kur’an aklın ve gönlün şifa kaynağıdır. O,anlaşılmak ve insanlığa rehber olmak için gönderilmiştir.Hayatı peygamber kılavuzluğuyla yaşamak, bütün zamanları kadir gecesi bilmek, yaratılanı yaratandan ötürü sevme olgunluğuna erişmek; imanı bir güç,aşkı bir teslimiyet, ölümü bir diriliş kabul etmek, ancak kur’an’a muhatap olmakla, onun mana ikliminde yol almakla mümkün olur.
Diğer kutlu zamanlar gibi Kadir gecesi de, önümüze dönerek gaflet içinde geçen günlerimizi sorgulama, unutarak ve bilmiyerek işlediğimiz hatalara tövbe edip bağışlanma dileme, kendimizi ve irademizi yenileme zamanıdır.Mükafatların sınırsız olarak verildiği bu gece, kalplerimizin, duygu ve davranışlarımızın her türlü kötülükten arınması, dinimiz hakkında sağlıklı ve doğru bilgimizin artması,
her gün ölüyor, yanlarında sevdikleri ana ba
Şehitler baları da ölüyor tabi inancımız gereği şehitler ölmez ama evinden kına yakılarak, davul zurnayla uğurladığımız yavrular, al bayrağa sarılı dönüyor niçin, neden? Ülke bölünmez, ülke satılıyor, ülke elden gidiyor, duyun ey duymaz sağır Ankara, duyun. Yeter bu anaların göz yaşları sizi boğacak, duyun. Neden sizin evlatlarınız yok oralarda, neden hiç birinizin yakını şehit olmuyor? Oysa siz halktan yada diğer kesimden “Müslümansınız”. Size en çok gereken şehitler inancımıza göre çünkü diğer tarafı da garantilemeniz lazım değil mi? Ama şu bir gerçek, hiç üst düzeyde olanın ne evladı, nede yakını yok, gitmiyor hiç de şehit yok.
Şehit ailelerine bakın, zaten yarı ölü hepsi, üst baş, ev bark yarı aç, yarı tok yine de garibim mertçe, dimdik ayakta durup, yutkunarak “vatan sağ olsun” diyor. Helal olsun, utanın ey utanmazlar, uyanın ey kış uykusundakiler, uyanın kutuplarda artık sabah oldu. Duyarsız bir millet olup çıktık, bu açık duyurumdur, yürüyelim analar, biz de gidelim cepheye, biz neden bir Nene Hatun olmayalım? Neden bir Kara Fatma olmayalım? Yavrularımıza destek olalım, onlarla ölmeye gidelim. Siz yiyin beyler, rahatınıza bakın, mal varlıklarınızı yarıştırın, sakın eksik bir taraf varsa haber vermemezlik etmeyin. Sende şu var, bende bu var, tartışın ve yiyin beyler, yiyin. Bizde çok, babamdan kalan çok tarlam var, veririm sakın dara düşmeyin. Eşit olsun biriniz az, birinizin çok olur mu? Üstüne binlerce villa yapın, katlarda olan yakınlarınızı taşıyın. Ne olacak, orda öyle duruyor tarlalar, bir işe yaramıyor nasılsa ama siz sakın mağdur olmayın, başınızı öne eğmeyin. Sizinki azsa, ayıp olmasın sayın vekilim emeklilerin maşlarını da yarıya indirdiniz, oh ne iyi olmuş siz zaten azıcık bir maaşla nasıl geçineceksiniz, hizmetçiniz, aşçınız az almasın.
Şehitlerin maşlarını da veriler inan ki size yardım amaçlı, bu gözü, gönlü tok insanlar. Canını veriyor ya sizin için, evlatlarınız için. Paranın ne önemi var ki? Yeter ki siz başınızı diğer tarafın mal varlığı çok diye öne eğmeyin, sakın ha, üzülürüz vallahi. Yemeden, içmeden kesiliriz, diğerlerinden eksik olmasın sakın ha mülkünüz, araziniz, fabrikanız, yatınız, katınız. Biz bunları hak etmiş koyun sürüsüyüz, Aziz Nesin kalk ta bir daha söyle, az demişsin bu halka, bu hal için bir daha de bence.
Sen gidince
Sen gidince yüreğim köze düşmüştü
Suskun duruşum gözlerimin dalıp gitmesine
Daha da ötesi gözümden süzülen yaşlarım
Sanki yas tutar gibiydi
Biliyordum uzaklara gideceğini
Gel yıllar bizi değil biz yılları eskitelim,
Nice Eylüllere hep birlikte kavuşalım.
Varsın yağmurlar yağsın,
Yapraklar dökülsün bu mevsimde,
Sararan biz değil hayattan kopmayalım.
Dün yine seni düşündüm
Bu günde sen vardın aklımda
Yarın da seni düşüneceğim.
Yarın ne kadar var olacaksın
Ben yine seni düşüneceğim ne kadar mı?
Sevgiye inanıyorum ancak sevginin bedeli hediye değil
Eğer sevgi denen şey beyninde dönüyorsa uykunu bölüyorsa
Gün içinde sol yanını tırmalıyorsa işte bu sevgi ve aşkdır
Sevgili dostlarımın ve tüm Müslüman aleminin kurban bayramını huzur ve sağlıklı şehit haberi almadığımız sevgiyle kucaklaştığımız ve birlikteliğimizin ülkece ihtiyaç duyduğumuz günlerden geçmekteyiz dilerim kurban bayramı vesilesiyle bunlar son olur huzura kavuşuruz sevgilerimle.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!