Ne kadar vefasız olsanda
Beni arayıp sormasanda
İntizar etmeye kıyamıyorum
İsyanımı feryadımı doymasanda
Baştan ikimizde sevmiştik
Zamansız Rüzgar
Benimde sevenim vardı bende mutluydum
Düşünmezdim ayrılığı aldırmazdım dertlere
Sevgimden yarınımdan umutluydum
Düşmezdim böyle gurbetellere
(ağıt)
Bir ilkbaharın onbir nisan günü
Mahşer yeri gibiydi evlerinin önü
Kolay söylediler Feritin öldüğünü
Felek nasıl kıydın o kürpe cana
Yıllar acımadan ömrümü kovalarken
Zavallı gençliğim çürüyüp solarken
Nasıl mutlu olurum söyle sensiz
İçimde yokluğun hasreti varken
Benliğimi buruk bir acı sarar
Diktim yoksulluk hırkasını
Dertle işledim yakasını
Beceremedim satmasını
Giymeye mecburum mecbur
Kader yolumu vurdu yokuşa
Karar verdim bam teline dokunacağım
Durmadan topluma hep zarar verenler
Ağzımı açıpta gözlerimi yumacağım
Sözlerim meclisten dışarı Erenler
Atalar kale hep içeriden yıkılır derler
Benim bir esmerim var
Kömür gibi gözleri var
Kıyamam sevip koklamaya
Selvide boyu ince beli var
Esmer her seher uyanır
Yarınımdan ümit kesmiştim
Artık herşeye boş vermiştim
Gün doğmadan neler doğarmış
Sevdiğim bana yetiştin
Sevincimi gizledim
Sana Dönmeyeceğim
Bu sana son gelişimdir
Bir daha sana gelmeyeceğim
Sana son selam verişimdir
İstesende artık dönmeyeceğim
Dünyanın gidişi bir garip olmuş
Ne ağlayanı belli ne güleni
Seven gönüllere nefret dolmuş
Ne sevileni belli ne seveni
Gidişine akıl ermez oldu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!