Şu vefasız alemde, entrikalara doydum.
Gönlüme gam düşünce, demlerim efkarımı
Hasretin membaından içerken yudum yudum
Nerdesin hilal kaşlım, şu gurbet akşamları?
Baharda sevdalılar, dolaşırken el ele
Avuturum kendimi masum resimlerinle.
Rüyalarıma bile, çoktandır gelmesen de
Yine seni ararım,, şu gurbet akşamları.
Gövdemi hırpalarken, yüreğimdeki sancı
Kelimeler anlamsız, tabelalar yabancı.
Tabipler anlamıyor derdini, ilacımı
İsmini sayıklarim, şu gurbet akşamları.
Çiçekçiler çarşısı, köyüm düşer yadıma
Doyamadım şifalı yemişlerin tadına.
Gonca güller takardım, zülfüne, gerdanına
Anılarla yaşarım,, şu gurbet akşamları
Arşınlarken neşeyle, dağları, yamaçları
Bizim de yığın yığın hayallerimiz vardı
Yaşanmamış öyküler, ihtimallere kaldı.
Felekten davacıyım, şu gurbet akşamları.
Tefeciler, haydutlar, zevkinde, sefasında
Kiralık mahkemeler, kartellerin safında.
Hakkını arayanlar, dört duvar arasında
Zaten isyanlardayım,, şu gurbet akşamları.
Gafiller baş eğerken, kanuni hilelere
Girdapları aşarım, gerçeği görenlerle
Usulca beyaz gemi, savuşur enginlere
Yeniden tanımlanır, şu gurbet akşamları.
Ömer Çelik
Kayıt Tarihi : 3.2.2010 23:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Masam sekiz köşeli, dördü şal dördü gölge,
Şeş kurar sırp yosması, beş parmağın üçüyle,
İnci mercan derlemiş, otuz küsür dişine,
Yavan tebessümleri, benzi soğuk, kem kaşlı.
özellikle
Masam sekiz köşeli, dördü şal dördü gölge
mükemmel bir şey. tebrikler.
saygı ve selamlarımla.
Usulca beyaz vapur, savuşur enginlere,
Yağmurun ıslak sesi, ekerim umutları,
Beklerim sırıl sıklam, şu gurbet akşamları.
Bana gurbetteki günlerimi yalnızlığımı yaşattı bu harika şiir yüreğinize sağlık saygılar sevgiler...
TÜM YORUMLAR (29)