Deniz dinginliğiyle
Huzura kaçıştı ufuk çizgisinde
Kendinden, hayattan kaçış
Geceye yüklediği anlamlar
Olabildiğine saftı.
Düşünce sarhoşu yüreğiyle
Gecede saklanıyordu
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
... yine yer yer nesirleşme var...şiirden yazıya kayma var... sanırım benim şiirlerimdeki en büyük sorun bu...acilen düzeltilip yeniden düzenlenmesi gerekiyor...
Ama Tevfik Fikret ve Mehmet Akif Ersoy gibi büyük şairlerde nazmı nesre yaklaştırarak Türk şiirine önemli bir özellik kazandırmışlardır ve bu kanımca sorun veya eksik bir yön değil saygı duyulacak bir tarz bu tip ayrıntılar insanın şiir tarzını belirler ve eğer kaleminizde böyle bir kayma varsa bence düzeltmeyin.
bu arada şiir güzel olmuş :-))
Saygı ve Sevgilerimle Hilal Şahiner
Not1:umarım eleştirim sizi rahatsız etmemiştir.
Not2:sizde benim şiirlerimi okur ve fikirlerinizi beyan ederseniz sevinirim.
Nerden nereye?... Henüz yetkili şair olmadan beni antolojide tanıtan şiirimdi bu... O zamanlardan belliymiş tabuları yıkarcasına hayatın her alanını, her rengini kaleme döküşüm... Olumsuz karşılanma riskini göze alarak dizelerde özgürlüğümü ilan edişim... yeni yetme amatör şair ruhumla günahı bile renge boyayışım...
Gelelim eleştiri ve de yorumuma... Anlam ve anlatım... uyumlu görünüyor... ama anlatımda sorunlar var maalesef... yine yer yer nesirleşme var...şiirden yazıya kayma var... sanırım benim şiirlerimdeki en büyük sorun bu...acilen düzeltilip yeniden düzenlenmesi gerekiyor... bu şiirimde fazla noktalama işareti kullanmamışım, bu hem iyi hem kötü... 'deniz dinginliği' tamlamasını iki ayrı dizede kullanmışım, düzeltilmeli... şiirin anlatım akışını bozuyor... günah ve mor kelimelerini çok kullanmışım... ama bu anlamın üzerinde odaklanmayı sağlıyor... özellikle vurgulama oluyor... zaten yapmak istediğim buydu... o yüzden sakıncası yok...
Anlama gelince...Müstehcenlikten uzak bir günaha bürünmüş... Değerleri sarsmadan tabularla savaşmışım yine gözü kara kalemimle... Tasvip edilmeyen bir günahı yansıtmışım... Kahramanımın ruhsal çıplaklığının ve de yalnızlığının bir günahla kesişmesini anlatmışım... ve de sonrasını...
Sonuç olarak ben kokan bir şiir... Belli bir düşüncesi, felsefesi, hedefi, ideali ve tarzı var... İmgeleşme yeterince olmasa da olduğu kadarıyla şiirin akıcılığını sağlıyor... Az önce söylediğim sorunlar, fazlalıklar ve eksiklikler haricinde genel olarak fazla yormayan, bir solukta okunabilen ve anlaşılan bir şiir... O sorunları da en kısa zamanda düzeltebileceğime inancım tam :)) ama yine de tüm objektifliğimle kendime 7 puan veriyorum :((( o da sırf şiirdeki özgüvenli duruşuma ve de konu seçerkenki korkusuzluğuma :)) yoksa teknik hatalar inanın çok puan kırdırtacak kadar...
Günahın Rengi Mor
Deniz dinginliğiyle huzura kaçıştı ufuk çizgisinde
Kendinden, hayattan kaçış
Geceye yüklediği anlamlar olabildiğine saftı
Düşünce sarhoşu yüreğiyle gecede saklanıyordu
Yüreği kendinden kaçarken günaha gebeydi
Gecenin mor yüzüyle yüzleşti,
Gece mordu.
Yüklediği anlamlar akıp gidiyordu ellerinden
Deniz dinginliğinden dağınık çarşaflara akıyordu gece
Ruhu dağılıyordu
Nadastan sonra ekilen ilk tohumun morluğu sarıyordu her yanı
Gece sarsıcıydı,gece mordu
Mor geceyle yüzleşme günün ilk ışıklarıyla başlıyordu
Eflatun giysilerle örtüyordu ruhunun morluğunu
Mor günahın rengiydi
Yeni günde günahı giyiyordu
Yüzüne moru boyamıştı
Mor parfümler sinmişti bedenine
Mor sigarası işliyordu ciğerlerine
Herşey mordu
Şimdi mora çalıyordu tüm renkleri hayatın
Gece mordu
Geceden güne taşıdığı günah mordu
Günahın rengi mordu...
........
GÜNAHIN RENGİ SİYAH BENCE...
EFLATUN RENGİ ÇİÇEKLER GÜNAHA ÇOK UZAK..
TEBRİKLER...
GÜNAHSIZ VE ŞİİR GİBİ KAL FUNDA HANIM..
Şimdi mora çalıyordu tüm renkleri hayatın
Gece mordu
Geceden güne taşıdığı günah mordu
Günahın rengi mordu...
Yüreğiniz beyaz kalsın....Tebrikler...
Mora yüklenen anlam , şiirin başlığı ile bağdaşmış...Şiir aslında duygu yüklü fazlası ile..Bütün temiz mavileri ve bir parça sıkıntılı kırmızıyı almış basmış bağrına..Yeni günü bile mora boyamış daha gelmeden..umarım gün ışır..SEVGİLER VE TEBRİKLER..
Su gibi bir şiir okudum..
Yüreğinize sağlık
Gecenin mor yüzüyle yüzleşti,
Gece mordu.
Yüklediği anlamlar akıp gidiyordu ellerinden
Deniz dinginliğinden dağınık çarşaflara akıyordu gece ......
yaşadığımız evrende umut'un kızıla -ve sevdaların açık mavilere yelken açtığı yarınlar yaşamak dileğimle -ama mor menekşelerde olsun içinde yaşanan tüm morlara inat..................çok güzel .
abdullah oral
Nadastan sonra ekilen ilk tohumun morluğu sarıyordu her yanı
mordu bütün renkler ya..eğer siz kırmızıya maviyi çalarsanız mor olur ya....
hemen paletinize başka renkler alın ya kırmızıya birazda sarı katın tutuncu düşler oluşsun ..
veya katın sariye maziyi yeşil olsun fidan versin dasa bırakılmış toprakta mor tohum...başak verisn süratle ya.......
ne kadar taşımızş mor şiiri ki, anlara götürüyor okuyanı...
o anlarkı kırmızıların dansı var ardında...mavi yaşanmışlıklar mora boyanıyor başarılı bir şekilde...
güzeldi...tebrik ederim....sevgileri,mle...
günahı mora boyamak ve gecenin içinden çıkarken
günahın mor rengiyle yüzleimek
yine günde günahı giymek
ve yine yüzünü mora boyamak
ne kadar güzel bir yüzlezmek ,ne kadar güzel
kendi rengini yaratmak tek kelimeyle harika
gecelerden kaçılmıyor.
günahın rengi mordu...
Hüzün dolu bir ritim var şiirde ..Renkler iletişimde yaşamda dili olan varlıklar....Her rengin bir rolü var...Mor günahın rengini üstlenmiş bu şiirde.....Kutlarım güzel bir çalışmaydı......Sevgiler....
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta