GÜN BATIMI ŞİİRLERİ

Saçları savruluyor
Köpük köpük Akdeniz
Gün batımı Tophane'de
Karaya Koşuyor
Limana yaklaşacak
Az sonra
Bilinmeyenlerin gemileri
..

Beni, benden alıp
Sana teslim ettiler.
Çözemiyorum
Aşk kelepçeni
Ellerimden.
Asılı kaldım
Bir boşlukta.
..

gün batımı kışkırtınca yolları
ellerim ceplerime sığınır
gövdem ceketime
gözlerim karanlığa
sığmaz yüreğim dünyaya

sonbahar çaldı kapısını
..

Nicesini yuttu bu koca şehir
Oldu insanlara azgın bir nehir.

Gün batımı gelir renk renk boyanır
Koşuşturma, telaş! can mı dayanır.

Sabah olur sanki bir dev uyanır
..

güneş doğar
yeni bir gün
yeni bir sayfa açar hergün
silinir kısmen eskiler
yeni bir gündür başlayan
yeni umutlar
yeni ufuklar
..

Sari gullere benzettim saclarini
Yesile saydim renklerden gozlerini
Mavimsilik dusledim giydigin
Guzel elbiselerini

Belki de bu yuzden renklere
Cok onem verdim
..

Kapı gıcırtısı kadar çekilmezsin.
Yol kenarındaki kaldırım kadar anayola uyumsuzsun.
Kalbine giden yol
Kin dolu yollar imiş

Hiçkimsenin bağrına basmadığı kadar bu kent bizi bağrına bastı
bilinmeyen bir sokak gibi aynı yerde dönüp dönüp durdun.
..

Hatiramla yasiyorum

Karar verdim yazmamaya.
Olmuyor bak yine elimde degil.
Sana yazmadan yapamiyorum.
Bir kagit bir kalem birde sen .

..

Boynu bükük bir şiir bu
Kaleme dökülmemiş
Hecesiz...
Vezinsiz...

Adı yok bunun
Konusu anlamsız
..

Sarhoş olmak neye yarar
ayıldıktan sonra.
Aşık olmak neye yarar
yaralandıktan sonra.

Umrunda değildi belki akşam haberleri,
ikimizin parçası olamazdı
..

GÜN BATIMI

Nerede o cazgır martılar,
başıboş dolaşıyor
çaparilerden kurtulan kıraçalar
bilirler mi akşam üstülerini
bilirler mi gün batımını
..

Elleri ayakları hoş cağsına
Alır bohçasını gelir kollarıma
Usulca sokulur yar sol yanıma
Gönlüm huzur dolar o anda

Yüreğim coşar arzularla
Hürdür çocukluğum ortada
..

Bir gün batımı kaosu
Tan yerini alev kırmızısı kana bulamış güneş,can cekişmekte
Kanla yıkanmış dolunayın geceyi yırtan vahşet parıltısı
istanbul izbe kesmiş,yanlızlığında
Bir sokak lambasına gölge olmuş silüetim
Dudaklarımda kanayan fırtına öncesi suskunluk
Ve sensizliğimde sensiz
..

Yaşamak;
Bir fırtınadır,rüzgarında savurur bedenimi
O savurdukça ellerim kanar
O savurdukça bana kıyma diye haykırırım fırtınalara
Yaşamak;
Bir seldir,hüznüyle ruhumu boğar
Çırpındıkça kurtulamadığım bir afet
..

Zaman büküldü
Gülen gözlerinin ışıltısıydı
Geçmiş -di’li zamandan
Şimdiki zaman kipine süzülen...
Köpük,köpük yüreğim,
Taşmaya hazır...

..

gigan vadisi....
üst ufkunda nemrut,
nemrut asiliğinde dinmeyen kara yel,
gözü kör eden toz bulutları,
gigan vadisinde,

karayelin süpürdüğü rahmet,kurak iklim,
..

Sabahın ilk ışıklarında gördüm seni
Dudaklarında pastel hoşluğu
Gözlerinde gün batımı boşluğu vardı
Kafamı kaldırdığımda güneşi gördüm yüzünde
Oturduğum kaldırımın altında kaldım
Sözü özle buldum teninde
Tavla çevirdim seni geçirdikten sonra
..

Gam telinde hüsran çalar mızrabım,
Aşkta sevgi sadakattir asalet…
Ham elinde yaralıyım harabım,
Gönlüm yorgun sevdam oldu hayalet…

Penceremde gün batımı rengiyim,
Aşk yelinde güz yaprağı dengiyim,
..

mutlu olmaya geç kalıyorsun zil çoktan çaldı... çocukluğumuzun sevinçli, düşsel dünyalarında değiliz artık zaman gün batımı gibi iniyor ufka hayat, umut etmek ve mutluluğu beklemekle geçip gidiyor... nice gülümseyişleri, daha büyükleri için feda ettik son sayfaları çevrilirken şimdi ömrün, bildik ki; eldeki bir olmayan ikiden büyük. geç kalma mutluluğa umut etmek güzel olsa da elindeki biri anla ona sarıl canla....
..

Gecenin yüzünde binlerce yıldız
Binlerce sevgi topladım
Gök yüzünden sana vermek için
Hepsi kaybolmuş yenik düşmüştü şafağa.
Şahit olacaktı yıldızlar
Seni sevdiğime!
Avucumdaki binlerce sevgi dolu öpücüğe.
..