Gidiyorum dostum,
Dalga sesi denizimin sana emanet,
Mavisi,
Kıpırtısı,
Senin olsun tadı da.
Kızgınlığı ürkütmesin,
Hırçınlığı geçici.
..
gün batımı geldi çattı yine
yanındayım şimdi,bedenimi sıcaklığın sardı
bilmezdim senden önce
ilk gerçek aşkın beni ne zaman bulacağını
sonunda buldu ama çabuk bıraktı
derler ya sonumsun
gülerdim onlara
..
Sensizlik,
ölüm gibi, kim kabullenebilir..? ,
Olduğunu bilerek bedeninde,
konuşamamak veya dokunamamak.
Görememek eski resimlerden öte.
Sensizlik,
..
Ben seninle bir akşam üstü denizi seyre dalmışken
hava ha karardı kararacak,
güneş tüm renkleriyle son nefesini vermek üzere,dalgalarla ıslanırken
hatırlıyorum, hatırlıyorum dedimde sanki hiç unutmuş gibi.. şimdi gülümsüyorum
çok mutluydum, mutluydum
hem deniz,
hem gün batımı,
..
Yaşadım ne varsa bilinmeyeni.
Bazı yelkenli bazı kuş oldum.
Soluksuz tırmandım bitmez merdiveni,
Omzumda bin hayal bir tahta oturdum.
Gökyüzünün rengi sonsuz çiçek bahçesi.
Çehreler güleç, saçlar rüzgar musikisinde.
..
Sen aklıma geldikçe gece uykum gelmezdi
Bin bir hayal içinde gezdirir din beni sen
Aşkın oyun muydu ne hiç uttuğum olmazdı
O zamanda yenerdin yenmedin ki yeni sen
Ele yumuktu gözüm bir tek sendin müstesna
Gizlemiştim seni ben kalbimin ıssızı na
..
Seni
Ömrüme kattım,
Ömrüm yetmedi.
Yüreğimin çırpınışları
Nafile.
Ufkumda
Hep gün batımı
..
Aşkıma karşı geldin.
Masum gönlümü de
Alet ettin.
Ve
Suda izini kaybettirdin.
Rehin kaldım aşkımın elinde.
Günahların,
..
Tenhalardayım
Gelen her gün gibi
Giden dünde yarım..
Sigaram yarım
Bardağımda soğuyup kalan çay gibi
Hayaller yarım..
Ufukta gün batımı
..
O kadar yakınsın ki bana
Bir parmak kadar,karşımda
Elimi uzattığımda yaklaşıyor hayalin,
Dokunduğumda dalgalanıyor siluetin
Yağmur yağıyor,gün batımı tenime
Toprak kokusu vuruyor,bedenime
..
Kucağında sevdaları besleyen anadır.
Derler ya;
Taşı toprağı altındır.
Ne aşklar yaşatmış,
Ne aşıklar ağlatmıştır.
Ne ocaklar sönmüş,
Ne aşlar pişmiştir.
..
Az beklemedim
Hanımellerinin kokusunda yalnızlığımı,
Aklımı başımdan alıp götürdüğün
Dağ çiçeklerinin gölgesinde...
Az susmadım
Dağların yankısında çaresizliğimi,
..
Sorduk…
Herkes biliyor sebebini;
“Yer çekimi var ya… ondan”
Düşüyoruz birer birer toprağa…
Demişler ki: “- Bir gülüştür yalnız hayat…”
“-Başka hiç bir şey kâr kalmayacak yanınıza? ”
..
biz seninle
ay ve güneş gibiydik
aynı gökyüzünü
farklı zamanlarda yaşayan
oysa hatırlar mısın?
nasıl da yakmıştın
..
Konuşuyor denizle,
denizce; gün batımı
Kızıl ölümler yaşanıyor acunda
Oturduğu banktır yoldaşı
Ağzında dünlerce ve günlerce hüzün
Gözlerinde sözlerce küfür
..
Aşk yenilgisindeyim;
Terk edilişin
Acı vurgunu var.
Yalnızlık okyanusunun
Tam ortasında;
Nefes alamıyorum.
..
Ölümün Sessizliği
Naftalinli resimleri çıkarıyorum artık sandıklardan
Bakıyorum geçmişe
Gençliğin haylazlığı var kırık resimlerde
Naftalinli resimleri çıkarıyorum sandıklardan
Geçmişin özlemimi gelecekten zevk alamamak mı?
..
Ve ben hayat olan seni arıyorum…
Estin yüzüme buse olup, tatlı serinliğinde,
Köz olan yalnızlığım, arındı küllerinden,
Bir can çıktı bedenimden, kırık camlar gibi,
Senin izlerinden, yapıştı hayata…
..
Bak şimdilerde bir çocuk doğuyor
Ve de aniden havalar soğuyor
Kopuyor peşi sıra bir fırtına
Bebek ağlamaklı, vurdum sırtına.
Gürledi esti, bakmaya başladı
Bakışları ile resmen haşladı
..
VUSLAT.
Bir dizilişi daha başladı işte harf harf vuslatın
Bir kara akşam üstünde hüzün çöksün diye bekleşirken.
Oysa akşamüstüleri hüzün dolardı herbir yan..
Nerde benim hüznüm, hani nerdesin nerede yürek ağrım...
..