Gözlerime tutsaktı zamanın beklerliği
Yalnızlık duyguları yüreğimi vurdular
Bırakıyorum artık gurbette gurbetliği
Gurbetin duyguları gözlerimi oydular
***
Gündüzler gurbetteyken gece sıla düşüm de
Gün batımı mutluluk olurdu dönüşüm de
..
Salınır yüzünde eskimemiş bir hüzün,
Demlerken akşamın sohbet çayını,
Akıyor gözlerimden unutamadığım yüzün,
Sen geliyorsun aklıma, mahmur çiçeğim
Mahzun bir derya misali durursun gönlümde,
Gözlerin mahbup bakıyor, hüzünlüsün yine,
..
pasaklı bir gece öncesinin gün batımı lezzetinden arda kalandayım
her hecesi akolle damgalamış mısralarda
sukuta düşmüş
faydassız çırpınışlar sergileyen türkülerde
nağme nağme
sırtımı sıvazlamakta
en eski dost
..
Sana ait ne varsa kirlettim dün gece.
Çay bardağın, oturduğun koltuk, yarım kalmış rakın, yatağın, yastığın ve kokun, hatta gülünç bulduğun duygularımda yanında hediyesiydi. Bu kirleniş güzel olan ne bulduysa götürdü yanında...
Eskiye ait bulduğum ve çok tanıdık gelen bir bir ıslık sesi var gecede.
Ait olmadığım her ne varsa onu yaşamanın utancı gibi. Başka türlü olmayacaktı. Gitmeyecektin içimden... Benden...
..
Önce, hayallerimi aldın elimden.
Sonra, umutlarımı vurdun tek,tek.
En son kendini kopardın benden..
Her gün batımı,
Yokluğun havan topu,
Hiro-şima da ne ki
Dağılmışlığımın yanında.
..
Karaya vurmuş,
Yüreğimin kumsalında ıslanan duygularım
Deniz kabuğunda sakladığım sevdiğimin gözleri
Dokunmuyor,
Meltem vuran yüzüme
Şöyle bir dalsaydım ela gözlerinin en derinine
Hesapsızca, kuralsızca...
..
Açmışım bağrımı, gözlerim seni.
Çağırmıştım yıllar önce dedeni.
Hazırla çantayı, katla kefeni.
Bu kutlu çağrıya uyup, sen de gel!
Gel, gel, gel, gel; haydi gel!
***
Geciktirme vakti, zamanı atla.
..
mutu demlenip
mutlandığımız an
mum çiçeği
hüzünle açar geceye
oracıkta kalan
korlanmış yaşanmışlık
..
Şimdi sen
Uzaklardasın
Serseri bir gün batımı
Dağıtıyor renkleri
Gecenin gözlerine
Aşkı büyütüyorsun
Sıcak bir öpüşün
..
Beynimin hücrelerinde boğdum
Fikrimin evlatlarını
Çizdiğim yeni gün tabloları
Aslında gün batımıymış
Yedi dağın ardında
Yedi gün batımı sonra sandığım
Vuslata varış sürem
..
Yar gözüme yar göründü
Yaren idi yar göründü
Gül dalında yaren idi
Gül bahcemde yar göründü
Gün doğarken yaren idi
Gün batımı yar göründü
..
Kırlarda yabancı çıplak ayaklarım
Işıklı kent suskun uzağı taşırken
Bilinmez kavşağın yıkıntılarına sürülmüş
korsan avına terk edilmiş gözlerle yürek
Aynı soluk verişinde tükeniyor gün batımı
Ellerinde yorgun yüreğim
Saçlarında dolambaç kollarım
..
Asaletin yoksa
Eğer bir insanda asalet yoksa
Fırsat bulsa dostun dara gönderir
Dışı süslü içte fel fesat çoksa
Garibi tamuya nara gönderir
..
İçimdeki yalnızlığın adını,
Gurbet miydi, sıla mıydı unuttum.
Bilemedim şu dünyanın tadını,
Hasret miydi, çile miydi unuttum.
İçin için gözyaşları döktüğüm,
Seher vakti Hakk’a boyun büktüğüm,
..
Selam söylen oğlu ile kızına
İyi baksın Mahsuninin sazına
Özlemiştir öper koyar dizine
Belki bir gün gelir çalar Mahsuni
Beden kalır ruhlar durmaz toprakta
Belki gün batımı belki şafakta
..
Gözlerin, umut dolu,sevda ya aç…
Gün doğmadan üstüne.
yürek arar, yansıması olan.
Uzaklar da oysa sevda,
Dolu dizgin koşsam belki yaklaşır umut.
Hayaller kurarım gözlerim kapalı
Küre bakırlarına inat kızıl saçların
..
Sen..
Hangi şehrin
Hangi sokağında
Hangi marketin tanınmayan müşterisi
Hangi çapkın gözlerin soyduğu
Hangi utangaç gözlerin
Gecelerini süsleyensin…
..
Üstümde kurşuni bir gök
Arkamda koyu mavi deniz
Önümde sessizliğe bürünmüş şehir
Sana geliyorum
Sendedir değeri bilinmez inciler
..
Sen..
Hangi şehrin
Hangi sokağında
Hangi marketin tanınmayan müşterisi
Hangi çapkın gözlerin soyduğu
Hangi utangaç gözlerin
Gecelerini süsleyensin...
..
Almışım adaları karşıma,
Önümde Marmara, hayalimde sen;
Gözümde kırık bir sevdanın silueti uçuşuyor.
Martılar, bir deli sevda uğruna nazlı nazlı öterken;
Ben, yudum yudum seni içiyorum.
Gönlüm, lodosa yakalanmış sandal gibi ürkek!
..