Periler diyarında her periye bir baca,
Kurularak süslenmiş Nevşehir’in dört yanı.
Güzellikler içinde çözülmeyen bulmaca,
Şapka giymiş bacanın görünmeyen dumanı.
Nevşehir’e gidenler Üçkızları görmeden,
Dönerse gördükleri güzellik yarım kalır.
..
bir doğuş hikayesi dünyaya gelir kardeş
tırmalarken rahmini ruhuyla olur sırdaş
insan denilen kale muhteşemce yapılar
alemleri geçerek aralanır kapılar
emeklerken hayatı gölgesine yabancı
..
Uzaklardan
Duyulur bir guguk kuşunun hıçkırığı
Gün son defa bakar sevgilisine..
Ve gömer kendini karanlıklara..
Hayat da böyle değil midir? ..
Ya bizler...
..
Bir gün batımında aldık sazı elimize,
Vurduk kendimizi dağlara.
Dikenli patikaları aşarak ulaştık düze
Gün batımı yerini geceye bırakmıştı.
Gökyüzünün altında
sazımızla konser verdik yıldızlara.
Biz çalıp söylerken,
..
Ne hayat anladı beni
Nede ben hayatı
Ne sana anlatabildim kendimi
Ne de sen beni anladın
Mutlu olamadım zevk duymadım
Aldığım nefeslerden
..
Uzun süre, bakışmıştık,
karşılıklı pencerelerden....
sen,
ve aşka inanmayan ben,
Aşk, dediğin ne dir ki...
iki kirpik arası bir bakış....
..
İNSAN
Her gün batımı ayrı bir hüzün
Umudu yitirmiş ağlıyor insan
Yeni gün doğarken açtı mı gözün
Gönlünü özleme bağlıyor insan
..
Bu ıssız şehirde, gözlerin düştü aklıma.
Savruk rüzgarlarda, boynu bükük, mahzun gülüşlerin.
Kayboldum kaldırım taşlarının kuytularında, gönlünün derinliklerinde.
Sessiz bir gemideyim, sevdalarım bir uçurtmanın kuyruğunda.
Soğuktan çatlamış kınalı elleriyle,
Kabuğunu kırmış toprak anam.
..
açıyorum ellerimi
parmak aralarıma kızılca bir gün batımı doluyor
isyan ince bir sızı
törpülenmiş, üstüne zincirler vurulmuş
aklımın zindanlarında unutulmuş
nasıl bir yol buldu
hangi çatlaktan sızdı yüreğime
..
Bir gülüş ardında, üzgünlüğüm.
Ateşim, bir sigara da.
Çok şey var anlatılacak, söyleyecek.
Saatler yetmeyecek,
Yetmeyecek zaman.
Kaç ömür geçsede aradan,
Bitmeyecek bu şiir....
..
Ufukta kaybolan,
Güneş gibisin.
Günbatımı diyorlar adına.
Dağlar ve dalgalar,
Girdi aramıza.
Biliyorum.
..
Gün batımın da şarkılar söylüyorum
gün doğuşun da sabahları uyanıyorum
erken eve gelmek için çabalıyorum
gün batımın da şarkılar söylüyorum
gün batımı bana sabahı hatırlatıyor
günün doğuşu ise yanlızlığımı
..
Gün batımı kül rengi bu akşam
Sabahına kor kırmızısı uyandım bu günün
Ellerinde karanfillerle bir çocuğun
Paramparça düşlerini gördüm bu gün
Gördüm,insanlığa lanet okuyordu güneş tüm gün
Dereler azgın,bulutlar tedirgin ve ağaçlar toz buz bu gün
..
Saçaklar altı bankta oturdum, akşamım yakın
Kollarım yanlarda, yaslanmışım ardıma
Saatler gün batımı, seyri sefamda bir akşam
Yine düşlüyorum, ufkumda sen, hayalimde sen
Sitemim sana ey gönlüm, erken daldın gece uykuma
Akşamsız sabahları verdin, yar diye sensiz koynuma
..
Nemlenmiş gözlerin, gülmüyor yüzün
Yüreğini yakan, yar mı cananım
Gizlenmiş içine, bir derin hüzün
Saçlarına yağan, kar mı cananım
Kara talihimi, gülmez bahtımı
Kaç kere salladın, gönül tahtımı
..
Ilgıt ılgıt eser meltem rüzgârı,
Çeşme’dir Ege’nin şirin kucağı,
İstanbul dünyanın cennet yatağı,
Gözdesidir dünyanın, güzel Türkiye'm.
Deniz, güneş Edremit’te şâhika,
Gün batımı Kapadokya hârika,
..
Bilemiyorum,
daha kaç ay,
daha kaç günüm var yaşanacak …
kaç gün batımı,
kaç mehtap göreceğim,
denizi ışıklarıyla gümüşe boyayacak…
nasıl geçecek kalan ömrüm.
..
Ey vefasız sevgili,
dumanlı nefeste
duygulu bir şiirin etkilediğiydi gönlün
hep bana göç edişinde sinerdim kuytulara anlamsızca
korkardım kırılmandan; bırakıp yine kaçarsın diye…
…
Nisan gidiyor eli koynunda…
..
Hazan mevsiminin son demleri
Sarı hüzün var bu akşam üstü
Kumsalda,
Esen yelde,
Şarkılarda,.
Derbeder kuşların sükût ettiği saatlerde,
..
“ Bir merhabayla aydınlanır günümüz.” Diye başlar, bayramlarda ve özel günlerde atılan mesajların çoğu. Aynı mesajı birçok kişiye aynı anda gönderdiğimiz olmuştur muhakkak. Arkadaşlık, dostluk bir mesajla anlatılacak ve paylaşılacak bir şey değil oysa. Peki, sesimizi duyurmak " yok mu? ", en azından telefonun diğer ucundaki şahsa. Aslında atılan her mesaj sessizliğimizin ifadesi. Mecburiyetmiş gibi, çok da hevesli olmuyoruz çoğu zaman iletilerimizde. Sesimizi duyurup “Alo canım arkadaşım nasılsın? ” demek var bir de, şöyle içten yüreklice.
Oyun masasında kare eksik diye arandım çok zaman. Kare tamamlayandan çok, karenin ası olmak isterdim. El üstünde tuttuğum kadar arkadaşlarımı, elin üzerinde birazda ben olmak isterdim. Aman, kime anlatıyorum bunları. Neyse! Ne demek istediğimi anladınız zaten. En azından anlamış olmanız lazım. Evet… Bir merhabayla aydınlanır günümüz. GÜNAYDIN deriz sevdiklerimize. Güneş her ne kadar zirvede dursa da göğümüzde, gün hala aydın değildir KİMİ için. Bekleyişleri vardır KİMİnin hayatın çetrefilli bahçelerinde.
—Sana sesleniyorum gün. Aydınlığına inat sana nispet yapıyorum ve geceleri yaşıyorum gündüzü. Der KİMİLERİ.
En kalabalık mekânlarda, en çoğul yalnızlıkları yaşar KİMİLERİ ve her gün batımı; gün doğuşu olur, bu anlattığım KİMİLER için. Leylek hikâyesini bilirsiniz çoğunuz. Hani çocukken anneler-babalar anlatırdı ya bize;
..