Havada iğrenç koku
Evimde
Sessizlik
Kimi yolluyoruz
Hoşça kal diyemeden
Penceremden
İçimdeki gülleri üşütüyorsunuz
Mevsimden midir?
Bir yaprak düşüyor dallarımdan.
Elinizden midir?
Sabah serini vurmuş.
Kırmızılığına tomurcuklarımın.
Seni düşlerimdeki hayalden çıkarıp
Ete kemiğe bürüdüm
İnsansı bir duyguyla çözdüm
Yüreğimdeki aysbergleri
Eski bir düşü
Gerçek elle tutulur yaptım
Yalancı kaçış dönemlerinin
Kandırmaca sı içindeyiz.
Gittiğimiz her yere
Süslü maskelerimizi götürdük
Kandırdık kendimizi / başkalarının gözlerinde
Dünyayı /maskeli baloya çevirdik.
bütün sözlerimi alıp gidiyorum senden
kavgaların fatihi
aşkların katili şehir
her mimoza mevsimi
gönlümün kıyılarından geçeceksin
bir adada olacak
Seni özlüyorum kara kızım
Alışırım sanmıştım
Gözden kaybolurken
Oysa yokluğunu taşıyor yorgun ayaklarım
Her gün biraz daha ağırlaşıyorum
Yenilenmek;
uzak iklimli sevgiliye
anı toplamak
ayrı yerlerde bile
ebem kuşağına inat
Gökten yağan ne berekettir
Ne kederin gözyaşları
Düşen gölgeler, zeytin yapraklarının intiharıdır
Yerde kanayan ne kandır
Ne çocukların kaleminden akan
Bu gün
Eminönü vapuru......
Martılar karabataklar...
Kirli maviden - Turkuaz yeşile
Bütün boğaz.
Çay ikram ettik sana ellerimizle.
Hayat; klometre taşıymış zamanın içinde
herhangi bir coğrafyanın iki yakasında
çaba(lar) , yüzme bilmezmiş
masum (muş) çocuk kadar
Köpek kadar sadık sahibine
Seni tanımış olmaktan müthiş onurluyum.
Karakterine ve evrensel dünya görüşüne hayranlığım kadar yüreğinin duruluğuna da hayranım.Güdülerine esir düşmeyen onurunu öne çıkarıp savaşçı ruhunla üretken vasfınla ayakta kalma savaşı veren yiğit ve aydın Türk kadınını temsil etmenin bilincindesin dai ...