Yazmaz oldu kalemim
Kalbimde birikir durur sözler
Hissediyorum, dolaşıyorlar kanımda
Dilimin ucundalar bazen ama dillenmiyorlar
Bazen hatırlamak istemeyeceğim kadar uzağımdalar
İçim harf yığını, cümleleşemeyen
Ellerin;
Onlar uzantısıydı melek kanadının.
Dokunuşların uzun diyar ziyareti.
Ve ben;
Ellerini oluşturan her bir hücreyi bombaladım.
Bıraktığımda yokluktaydı iç yanım
Ne anlar ruhun, gözlemsiz kalmış aşktan... Şımardıklarının acısıdır bu yaptıkların. Kanatanları cezalandırışındır bana uzattığın el. Şimdi; 'tamam' desem; ruhunu satacaksın şeytana. Bana ipotekli bir beden kalacak...
Oysa;
Gülümseyen bir kır çiçeğiydi gözlerin
Sanırdım ki
Saklıydı sevgim iki yanındaki çizgilerinde dudaklarının
Sızısı sesimin
Acıtmaz yüreğini bilirim.
Ama sen farketmez misin?
Yastığında ki çukur benim gölgem
Kokumun büyüsü seni uyutur,
Hayalim uyandırır yeni güne
Sana yakışır bir şiir yazmak istedim.
Sevdiğin kadar sade olmalıydı
Sen kadar narin..
Söz verdim daha ilk mısrada
Çetrefili uzaklaştıracak,
Ağlıyor musun çıkmaz sokakta?
Oysa, ben koymuştum
'Daha fazla gitme' tabelasını
Girişine sokağın.
Okumaktansa, bildiğindi hecelediğin...
Kal orda, gözyaşınla sula varlığını
Sessiz sedasız çekilmek hayatından
Ertesi günlerde sorguladığın varlığımı
Sensizliği içime çekip yok etmek dileğim
Yaşanası en güzel anları hiçe sayarcasına
Sensizlikten yana kullanmak hakkımı emelim
Yaşamın en dipsizliğini tatmış gibi dursada zaman
Işık terketti bizleri, gözüktü kara çarşaf
Yıldızların varlığımı çoğaldı ne!
Sanki daha bir parlak, daha bir çok
Ve kayanlarda öyle...
Her kayan yıldız birinin ömrünün son simgesi
Onunla beraber terkediyor bizleri
İlk defa gözümde yaş oldun bu gece
Duyuyorum sesini ılık ılık, hece hece
Yudum yudum içeceğim hasreti
Bekleyerek yenik düşecek kalp bu felce
Asırlar değil, saat var aramızda,
Güldüm, kırmızı bir gonca
Kopardın yapraklarımı her haykırışında
Kalan sadece koca bir diken yığını
Sarılma...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!