Yarını düşünmekten bugüne kanmaz oldum!
Bülbüllüğüm rivâyet, güle aldanmaz oldum…
İlkbaharın neşesi sıyrıldı sözlerimden,
Lâlelere darıldım, aşka inanmaz oldum…
Namzed-i müntehirim omuz verdim belaya
Teselliler kar etmez kedere müptelaya…
Hüzün kiri aldırmaz nisyan adlı cilaya,
Gün be gün için için devrilirim kendime…
Baktığımla gördüğüm çelişiyor her defa!
Yedi Tepe, yedi âh, lâlelerin renginde,
Gönül bahara erer Boğaz’ın âhenginde…
Üsküdar’ın gözüyle seyrederim bu şehri,
Hatıra ikliminde kabarır zaman nehri…
Gökte parlak yıldızlar ne olur inin yere!
Birlikte oynayalım yeryüzünde bir kere…
Gökkuşağı da gelsin o da katılsın bize,
Yoksa küserim dedi suları gümüş dere…
Aşk kapıyı çalınca buyur etmemek olmaz!
Yâr peşimden gel derse, hemen gitmemek olmaz!
Yâr yolunda yürürken varsın yorulsun gönül,
Bir ateşten ateşe adım atmamak olmaz!
Farkı, fark edecek yâri ararım;
Şiirlerim yasta, hece perişan…
Sevenim yok ise, neye yararım?
Cahil ömrüm, gündüz-gece perişan…
Anladım… Farkı, fark edenlerdensin…
Perdeler…
Gittiğin her yerdeler!
Yıkılan gecelerin, mahmur sabahında,
Uykusuzluk kısrağına vurduğun eyerdeler…
Çıkılmış... Çıkılmamış...
Her seferdeler!
Sütten kesilmiş bebek emzik diye ağlar ya!
Bende öyle ağlarım şiirlerin peşinden…
İlham mevsimi gelip kafiyeler çağlar ya!
Ben de öyle çağlarım tesirlerin peşinden…
Kırk kat düğüm olur da his kelama bürünmez!
Yolların sonundayım, zamanı terk ederken,
Yine gönül saatim ısrarla çark ederken…
Bendeniz demir aldım ötelere yolcuyum,
Beyhude olduğumu acıyla fark ederken…
Dünya döner, başım döner...
Ben sadece Allah derim!
Göz kararır ferim söner,
Ben sadece Allah derim!
İnen olur çıkan olur,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!