Göz Sürümü Kurşunlarından

Öyle bir zaman olur
hissedersin ruhundaki titreşimi
tutkuyla tutuşur belleğindeki kıvılcım
dörtnala koşan kısrağın ateş rengi yelesi
göz sürümü kurşunlarından
mühür yazgılarına.

Uzar boşlukta
toz bulutu zerreciklerin dev örtüsü
yakar genzi kum tanesi çöllerin
ıssız coğrafyalar ruhundan vurgun düşer
yörüngesi bozuk satıhların çelmesinden
çemberinde gül oya
telli duvak tarumar bahçelerin
kelepçe izi yaralı ellerin.

Yeşertmek umudu beslemek
tatlı uykusunu ana rahminde bölmek
tohuma durmak delice sevişmelerinden
yaşamak doluca arzuyla tutuşmak
bir yanar dağ eteğinde sönmek
kevser-i suyundan.

Lalesi sümbülü nevruzların buhurdanlığı kadehim
hoş esintisiyle dolup taşan sarhoşluğum kaç mevsim?
ey tatlı meleğim... dermanım çarpan kalbim say!
güz yorgunu sabahının mizanına kazınmış düşüm
ilk cemresini düşürürken ay.

Beyaz örtüsü altında toprak kadar saf
kanmak ilkbahar yağmurlarına
yârin yanağına iksiri öpücüğü kondurup
papatyalı vadilerin suyunda akmak
dolunay yakamozu gecede
boğmak güneşi.