GÖÇ ŞİİRLERİ

GÖÇ ŞİİRLERİ

Şamil Akay

Hepimizin beklediği bir şeyler var. Birileri var. Belki de gerçekleşmeyeceğini bildiği halde sabırla beklediği hayalleri. Beklemek vakit kaybı değildir. İnsanı acıyla terbiye eder. İdealleriniz uğruna verdiğiniz savaşlar sizi daha güçlü yapar. Beklemektir sevgi. Sıkılmadan. Ne kadar yorulsan da yürümektir. Yürüdüğün yoldan vazgeçersen değil, yürümeyi bırakırsan kaybedersin. Turnalar göç etmeye hazırlandığı vakit sadece eşi olanlar göç edermiş. Eşi olmayanlar ya da eşini kaybedenler ise sadece beklermiş. Şimdi soruyorum size; her şeyden vazgeçince ne olacak? Elinize ne geçecek? Zahmet etmeyin, ben anlatayım. Tüm amacınızı yitireceksiniz. İnsan olma amacınızı. Gözünüze hiçbir şey iyi gelmeyecek. Her şey boş. Her şey anlamsız. Gamsız olacaksınız. Hiçbir şeyi takmayacak, hiçbir şey umrunuzda olmayacak. Kendinizi kötü alışkanlıklara vereceksiniz. Her şeyden uzaklaşmak için. Mutlu olabilmek için. Ama bu yaptıklarınız size hiçbir şey kazandırmayacak. Hepsi hayatınızı mahvedecek. Peki, şimdi düşünün hangisi daha iyi. Dediğim gibi bazen hayalleriniz sizi daha iyi bir insan yapar. Beklemek salaklık değil, vefadır.
..

Devamını Oku
Sedat Hünker

Hep taze kalsın bu aşk ilk gün gibi.
Kalplerimizden hiç göç etmeyelim.
Hep aşık olalım deliler gibi.
Birbirimizden hiç göç etmeyelim.

Başka diyar bize yurt olup kalsa.
Bu yeri cehennem hayatı alsa.
..

Devamını Oku
Erdoğan Bakar

*Şair Deniz... İçin*



İyi ki 'GÖÇ' geri geldi yeniden

Ve ’GÖÇ’ mek için dost, henüz çok erken
..

Devamını Oku
Sedat Hünker

Peygamberle komşu durabilmeye
Ademler havalar birgün göç eder
Hurilerle yuva kurabilmeye
Ademler havalar birgün göç eder

Yakını yanında olabilmeye
Hayırla şer ile dolabilmeye
..

Devamını Oku
Perihan Pehlivan

Leylekler: Genelde sıcak bölgelerde yaşarlar. Bu yüzden sürekli baharda ve sonbaharda göç ederlerler. Bugünlerde ülkemize gelen leylekler hoş görüntü oluşturuyor gökyüzünde. Bunların bir kısmı ülkemizde kalacak bir çoğu avrupa ülkelerine ve Amerikaya doğru uçacak.
Leylekler: Boyları 1-1,5 m arasında değişir beyaz gövde kırmızı uzun gaga ve kırmızı uzun bacaklı hayvanlardır, genelde börtü böcek, fare,solucan,köstebek yer. yavruları ane kursağında getirdiği su ve yiyecekle besler. Yuvayı erkek leylek yapar ve korur.
Leylekler göç ederken, deniz ve okyanus üzerinde uçmazlar. Her an karaya inip dinlenecekleri güzergahları tercih ederler. Ve uçuş yollarını ısıya göre ayarlarlar
Leylekler; gagalarını vurarak anlaşırlar. Bize aynı gelsede vuruşlar farklı sesler çıkarır. Çiftleşme zamanı ses çıkararak erkek leylek dişinin etrafında dans eder.
Hemen her köyün bir leyleği vardır derler, heryıl aynı ağaç,baca, yada direğe gelip yuva yaparlar.
Leylekler: Genelde sıcak bölgelerde yaşarlar. Bu yüzden göç ederlerler. Bugünlerde ülkemize gelen leylekler hoş görüntü oluşturuyor gökyüzünde. Bunların bir kısmı ülkemizde kalacak bir çoğu avrupa ülkelerine ve Amerikaya doğru uçacak.
Leylekler, genelde börtü böcek, fare,solucan,köstebek yer. yavruları ane kursağında getirdiği su ve yiyecekle besler. Yuvayı erkek leylek yapar ve korur.
..

Devamını Oku
Yusuf Ter

Sararmış boz kangalları
Göç etmeyin köyde kalın
Koyun, kuzu kayıp olmuş
Göç etmeyin köyde kalın

Sokaklarda ulur itler
Hırsız olan kapı kitler
..

Devamını Oku
Ahrazi

Bu dünyadan göç etmişim


Bana akıl sormayın,
Ben aklımı hiç etmişim,
Beni geri çağırmayın,
Bu dünyadan göç etmişim.
..

Devamını Oku
İzzet Altınmeşe

Köyün bacaları duman tüterdi
Göç göç olmuş viran kalmış köyümüz
Hayin eller zalim eller eller

Bülbüller ötüşür düğün ederdi
Göç göç olmuş viran kalmış köyümüz
Hayin eller zalim eller eller
..

Devamını Oku
Fatma Saylak

göç ediyorum artık sen olmayan kervanlarla
her şeyin olacağına varır dediğim bir hatıraya
bugün varız yarın yokuz dediğim bir hayatta
artık dokunamadığım bir hatırasın...

göç ediyorum artık sana dua etmeyen kalbimle
içimde sana karşı olmaması gereken hislerle
..

Devamını Oku
Adem Özbay

Ne kadar çok bekledim seni bir bilsen.
Anne karnında bekleyen bir cenin gibi bekledim seni yalnızlığın karnında. Göç ederken yavrusunu kaybetmiş bir leyleğin beklemesi gibi yeni göç mevsimini, öyle bekledim ben de gelmeni.
Güneşi özleyen kardelenin karların altında beklemesi gibi titreyerek gözledim gelişini. Bir kabustan uyanmak istercesine diledim seninle uyanmayı her sabah.
Ne kadar çok bekledim seni bir bilsen.
..

Devamını Oku
Kemal Doğanay

Hani bu dağların karı erirdi
Ovaları çayır-çimen bürürdü
Avşar Beyi yaylasına yürürdü,
Göç zamanı geldi,kalkta gidelim!

İpek mendil saldım yarın alacak
Aldığım çiçekler elde solacak
..

Devamını Oku
Orhan Hatıl

Issızlık bir yolculuktur ,çamurlu ayyakkabılarda ayrılık durakları
Gözlerini kapadığında bir an hayata
Göç eden bulutlar arkasında

Suya kandığında çorak araziler ömründe
Yeşile ve maviye aç hayallerinde
Göç eden bulutlar arkasında
..

Devamını Oku
Ali Rauf Tankal

Leylekler geldi yuvalanmaya,
Bahar çiçekleri açmadan daha,
bacalardaki duman kesilmeden,
göç geldi yuvalanmaya..

Günler çabuk geçmiyor,
kuzular zıplamıyor henüz otlakta.
..

Devamını Oku
Tahsin Seherli

Köylerimize Hep Elveda Dedik
Yaslilara Köyle Basa Bas Koyduk
Kirlaramiza Köyümüze Elveda
Köylerimizden Göc ettik
--
Pinardan icerdik Suyu Kana Kana
Büyük Sehirlere Yerlestik
..

Devamını Oku
Yıldırım Öğretmen

Ay çicegi ve anne
Aycicegi kendi dünyasın da eşi ve çocuğu ile mutlu bir hayat yaşarlarmış. Bahar gelipte göç zamanı gelince başlamışlar göç yolculuğuna. Anne önde baba peşinde ve izlerini süren çocukları ile bir müdedt yeşil çimenlerin olduğu yer yüzüne doğru yükselirler. İnek yavrularından bir tanesi haki topragın altındaki anne ayçiceginin taze filizini kırarak yaşamına son verir. Baba aycicek tanrıya sitem eder ve çocuktanda gözyaşlarını gizler. Yer yüzüne çıktıklarında sevniç gözyaşları yerini hüzne bırakır.Çocuk annesini sormaktadır. Canı kadar sevdiği eşinin ölmesini bir türlü kabüllenemez ve güneşi gösterir bak! yavrum annen göklerden bize bakıyor der. Çocuk bir türlü göremediği annesini güneşin aydınlık şefkatinde arar. Yanaklarından öpemediği annesini öpücükleri diye yakamozları sarar ve annesinin fısıltıları diye meltem rüzgarlarını yorar.
O günden sonra, Ay çicekleri annelerinin dönecği ümidi ile güneşi doğuşundan batışına kadar izleyip durmuşlar Gaziantep'ten hepinize sevgiler ve selamlar.Tüm annelere mutluluk ve uzun ömür diliyor, birer güneş gibi sevgi kaynagı olduklarına inanıyorum
Yıldırım öğretmen
..

Devamını Oku
Rıza Aslan

yüreğim yangın yeri
yüreğim talan edilmiş bir vaha
içimde kuşlar çığlık çığlığa
yine göç zamanı
bu son göç
bu son gidiş

..

Devamını Oku
Aydın Çetinkaya

Aklın göç ettiği yere bir varsak,
Ne tuhaftır akıl başka göç arar.
İnsana o aklı delirtip sarsak,
Her vardığı yerde cana öç arar.
..

Devamını Oku
Yıldırım Yıldıran

Bir şehre uyum sağlamak ne kadar zordur dersiniz? Hepimiz belli bir dönemde kısa veya uzun süreli olarak, okumak,çalışmak,tedavi vb. için yeni yaşamların peşinde köyümüzden,kasabamızdan çıkıp şehirlere geldik. Bizi önce ne karşılar bir şehre girişte? Geceyse yol boyunca inci bir kolye gibi sıralanmış yol ışıkları ve yüz binlerce ateş böceği misali ev ışıkları karşılar bizi ve içimizde hem bir şaşkınlık hem bir ürperme hem de bilinmezlikle dolu duygular çatışır. Sanki yıldız sanırsın bu ışıkları,ürperirsin,ürkersin,sorgularsın; ayakların geri gider beynin ileri.Gündüzse girişte şehrin ismi,nüfusu ve rakımı olur hep.O tabelayı görünce aklıma hep o siyah beyaz bir film olan 'gurbet kuşları' gelir.İstanbul'a göç eden aile tabelanın önünde durur ve tebeşirle nüfusa artı beş yazar.Filmin devamında ise uyum sağlama derdi,geçim kavgası derken ailenin başına bir çok kötü olaylar gelir ve filmin sonu acıklı bir sahne ile biter.
Son yıllarda bir çok insan işsizlik,terör,okumak vb. bir çok nedenden ötürü evini,köyünü,toprağını bırakıp büyük şehirlere göç etti.son otuz yılda ülkemiz nüfusunun neredeyse üçte biri yer değiştirdi ve büyük şehirlere geldi,ama geldi de ne oldu acaba? İstanbul'da yaşayıp denize hasret yığınlar,İzmir'de yaşayıp bir sinema,tiyatro bilmeyen çocuklarımız ve kadınlarımız varoşlarda kendilerine özgü bir yaşam biçimi kurdular.Buralar tabiidir ki bir çok kesimin de hedefleri oldu(terör,uyuşturucu,oy deposu vb) Varoşlarımız gün geçtikçe büyümekte,amaçsız ve umutsuz kitleler,istismara hazır gençlerimiz,şehrin kabul etmediği kendilerinin de şehir yaşamını kabul etmeyen/edemeyen ama çıktığı topraklarına da dönemeyen insanlarımız.Tam bir kısır döngüdür bu.Erkekler çok zaman kahvelerde,kadınlar evlerde,çocuklar sokaklarda ve sahipsiz.
Şehirlerin nüfus yoğunluğu artarken alt-üst yapı yetersizlikleri,çarpık kentleşme,dere yataklarında evler,selden boğulanlar,kaderine mi yoksa sahipsizliklerine mi yenik düştüler acaba? Oysa ki bir şehrin insanlara verebileceği daha nice güzellikler de vardır ama insanlarımız bunlara maalesef ulaşamamaktadır.
Şehirler canlıdır,geceleri çok zaman uyur,gündüzleri uyanır ve telaş başlar bir makine dişlisi gibi monoton bir yaşam sürer gider.Ne bir çıplak ayakla toprakta yürünür,ne çocuklar çimlere basar,doğa ve yeşile hasret bir yaşam sürer gider.Hızla büyüyen şehirler mahalle yaşamlarını da aldı götürdü bırakın mahalledekileri çoğumuz karşı komşumuzu bile tanımaz olduk.Yaşamlarımız iş,ev,alışveriş merkezi üçgeninde sürüp gitmekte.
Nereden başladık nerelere geldik dostlarım,bir şehir ışığından,tabelasından şehre bir girdik çıkamadık bir türlü.Artık tersine göç zamanı da geldi bence,bakın ilk kez et ithal ettik bu kurban bayramında üretim yok hep tüketim ve çılgınca bir tüketim,tabi medya da bu tüketimi körüklemekte.Peki nereye kadar böyle tüketmek,üretmeden tüketmek nereye kadar?
Beni sorarsanız ben köyü de kenti de yaşadım,küçük yerlerde de büyük şehirlerde de yaşadım hepsini sevdim veya sevemediğim yönleri de oldu,ama bunların hiç biri bu koca koca şehirlerin ışıltılı ve cazibeli acımasızlığını yok etmeyecektir.Bir daha düşünelim ve çözümler üretelim yönetenler,yönetilenler ve tüm toplum.
..

Devamını Oku
Yavuz Doğan

- Bana öyle bakma yar, ben değilim ki giden… -


Hangi sözcük anlatır gittiğin en son günü?
Ardından şarkıların yorgun sesi göç etti.
Hangi “EVET” bu kadar mecbur kılar sürgünü?
Bembeyaz düşlerimin elbisesi göç etti.
..

Devamını Oku
Nadir Çitil

Biçilmiş ekinler nohutlar yetmiş
Köylünün işleri bir anda bitmiş
Gurbetçi rızkını toplayıp gitmiş
Göç ile boşalmış bak garip köyüm

Mecbur kalmış köyde sürer yaşamı
Duvar diplerinde eder akşamı
..

Devamını Oku