Gizemli Ayaklar Şiiri - Kasım Kobakçı

Gizemli ayaklar
----aldı yerini
--------gecede,
Şehir meyhanelerinin
----uyuşturulmuş
--------genç gözdelerinde,
Keklik tütsülermiş gibi
----şarap taşıyan
--------biri
------------var ki,
Narin ışığın
----aydınlığında,
--------merhem,
------------şifa ağacı,
Karanlıktan
----kör olmuş
--------gözlerim için
------------bir merhem.
*
Keşke olmasaydı
----bu küstah
--------tenyalar,
Acılara yoldaş,
----capcanlı
--------çarpık
------------bedenler,
Baş belası
----leş kargaları,
--------pislik çeşmeleri,
Yavaş şair,
----seyyar satıcılar
--------kavşaklarda
------------dolaşır.
*
Karşımda
----ela gözlü,
--------çarpık kızlar,
Dudak büken
----sihirli,
--------ela gözlü
------------melekler,
Yan masada
----toynaklı
--------ibibikler,
Sivri dilli,
----esrarkeş
--------şeytani
------------memeliler.
*
Dımdıdım dımdıdım
----çalan,
--------kulak tırmalayıcı
------------bir gürültü,
Sözde türkücü,
----Mağrip'ten
--------bir anırgan,
Diyelim ki
----kurt yaşlandı,
--------köpek önde
------------alay konusu,
Alay eder,
----kahkahalar içindeki
--------perişanlık.
*
Bardaklara gelince,
----biri gider
--------biri gelir,
Birbiri
----ardına,
--------birbiri
------------ardına,
Şair
----ya sarhoş olur,
--------ya aşık,
Sarhoşun
----diline dolaşır
--------bir şarkı,
Söylese de
----söylemese de
--------şaşırır.