sen senin olmayan gönlünün bir ömür ukzaklığına
gidiyorum
sanki senin karanlık dünyanda kirlenmemek için
sanki hiç bir anımızı ve hatıramızı hatırlamamazcasına
gidiyorum
mümkün olmayan bir düşünceye kapılmakmış
seni sevmek...
ama mümkün olmayan başka bir şey ise
seni unutmakmış...
anılarını..
hatıralarını..
ve
geçmişimi
sevgisi farklı bir ilişki nasıl uzar ki
sen beni arkadaşçasına sevdin
bense...
yollar uzun gece de geç oldu benim vaktim geldi
eyy İSTANBUL
hey arkadaş hadi kalk
benim arkadaşım yalnızlık
zifiri karanlık etrafta ben yalnızlık ve
dertli ahmet dayı
dertli olduğu belliki
bi çıkardığı resme bakıyo bir de zuladaki rakıdan içiyo
o ve onun evine yaklaştğım aN
gozlerimden iki damla yaş belirdi
bi yerlede hüzün tutsak düşmüş belli
belliki
burada patladı
biyerlede korelmiş umud
görmek istercesine ayaklarımı kapısına çekiyor ama
kim bilir kaçıncı rüyasında
sevdiği sandıkları var...
bir ses geldi dimi..
bir ses geldi dimi..
olmayan ve hiç olmayacak ses haykırışları
yine de
platonik sevmek güzeldir
onun seni sevmediğini ve sevmeyeceğini bilsen bile
onun için yaşamak
onun uğruna katlanmak
hatta ve hatta onun ugruna olmektir
olmek bile zaten vız gelir
artık güneşlerime kar yağdı
yalnızlık tüten bacalarım tekrar ve tekrar söndü
kalbimeki o hapislik
o kelepçe yok oldu
ve
inan ki bir tanem ben hala gidiyorum
inan ve inan ki
seni
kalbimde ayrı yer açtığım 'o' adlı mezara gömüyorum
Kayıt Tarihi : 13.8.2004 19:59:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)