Gelecekten haberler gazetesi

hiç aklınıza gelir miydi.,
İstanbulun martıları bir gün takılıp bandırası meçhul bir geminin peşine
vazgeçerek bir lokma simitten., zengin sofralara misafir olmak niyetiyle
terk edip gidecekler İstanbulu…
elinizde bir simit., boşluğa teslim gözlerle öylece beklemek güvertede…
hiç aklınıza gelir miydi…
…..,

olmaz böyle şey değil mi.,
sırf Beyazıt taraflarından elif duruşlu bir güzele çapkınca göz kırptı diye
sırtını dönecek kızkulesi.., kadim sevdası., ağır delikanlı Galata kulesine
göstermemek için gözyaşlarını…
ve bir teselli daha arayacak.., mitolojiden kalma zehirli meyve sepetinde…
olmaz böyle şey değil mi…
…..,

nereden bileceksiniz ki.,
bir gün gelecek., canciğer prens adalarının arasına bir kara kedi girecek
ve şaşkın Marmara., denizler listesinden kendi isminin üstünü çizecek
ayışığı küsünce yakomazlarına…
mehtaba çıkamayan balıkçıların tablalarına.., örümcek ağları örülecek
nereden bileceksiniz ki…
…..,

buna da inanmazsınız şimdi.,
bir gün o küskün prensler., yanlarına alarak ağır delikanlı Galata kulesini
elinizdeki simitle gökyüzüne bakarken., çevirecekler dört yanınızdan sizi
ah o çapraz ateşi aymazlığın…
ve İstanbul yazdığı bütün aşk romanlarını çöpe atacak çatlayınca yüreği…
şimdi buna da inamayacaksınız değil mi
…..,

köprünün altından çok sular geçti.,
nereden girdi bu adam rüyamıza dediğinizi duyar gibiyim., peki çıkayım
uyanınca bir göz atarsınız diye., elimdeki gazeteyi masanıza bırakayım
yanına da bir bardak soğuk su…,
iyi gelir belki…

....,

İstanbul bahane...
Ben “İstanbul'u dinliyorum gözlerim kapalı”
ama ülkemin çığlığı doluyor kulaklarıma...