Odanın içini aydınlatan ocaktaki ateş
Çıtır çıtır sesler çıkarırken, uykuyla mücadele eder
Mevsime göre renklenir ama hep çiçeklenirdi düşlerim
Her yer yeşillik, dağ bayır ağaç orman, su
İşte bu cennet diyarda geçti çocukluğumun öyküsü
Doğaldı her şey, insanı, doğası ve tüm mahlûkat,
Çam dallarında karga sesleri derede kurbağalar
Ağustos böceklerinin sesleri bazen çıldırtsa da öfkeden
Ne güzeldin sen ey çocukluğum habersizdin, kötülük ile şerden
Yukarı bahçenin sınırına boylu boyunca uzanan ark
Nar ve incir ağaçlarında, incir kuşlarının yaptığı serenat
Ve anamın kınalı ellerinden çıkan sıcacık ekmekler
Közde demlenmiş taze çay, ah benim Yörüklüğüm
Neden bu denli açıksın, neden bu denli doğal
Karadutla yüzünü gözünü boyar, böğürtlenlere savaş açardın
Karabaş Köpek ardında, sen önünde kaçardın
Şimdi de koş bakalım, şimdi de oku kıyıda köşede bulduğun
Gazete parçalarını, bilirim tenezzül etmezsin,
Bu bilgisayar denen ne olduğu belirsiz aletin bağımlısı olduğundan beri
İlk öğrendiğin tasarruf tedbiri, yerli malı ye, yerli malı kullandı
Hatta ceplerimize yeni kavrulmuş, buğday, Fıstık ve Kuru Üzümle
İncirleri doldurup, herkese pay ettiğimiz haftası bile vardı,
Ellerimiz, üşür ayaklarımız donardı ama bilmezdik ne ilaç ne de
Doktor tabelası.
Şimdi yediğimiz ilaç, içtiğimiz ilaç, ekonomi ithal,
Üretebilecek beyinler ihraç….Gel keyfim gel…
18.07.2013
Hatice AkKayıt Tarihi : 10.7.2015 18:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hatice Ak](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/07/10/gel-keyfim-gel-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!