...saman sarısı sayfalarda ruhum..
ruhum, soluk sarı rengin yeşile döndüğü trafik ışıklarından geçen amerikan bir dolmuşun
arka camında..
elimde sıkı sıkıya tuttuğum; kehribar kese kağıdına doldurulmuş leblebi tozunun, burnuma değil de gözüme kaçması gibi sisli bir bulut ardında bakışlarım..hareketli telaşların başkenti tahtakaleye uzanıyor ayaklarım..
...mahşer dedikleri kalabalık burası mıydı acaba?
her sokakta patiskalar, tüller, kap kacak, ,giysiler, bavullar... tüm dünyaya yetecek bi dolu eşya...yüzler hep bi heyecan hep bi tebessüm..
.. sevdalı bir kaçış hikayesini süsleyecek ellerin ince çizgilerinden dokunuyorum zamana..
iğne oyalı yazmaların yazgısına, sık iğne ile işlenmiş örtülere, aydınlık günlere serilecek sakız gibi bembeyaz dantellere.. meteliğe kurşun atılmadığı, gelirin gidere fazlasıyla yetirildiği dönemde olmalıyım ki, komşu çocuğunun düğün merasimi yapamadığı için bükülen boynu, can suyu imece ile halledilecekti,.
'biz ne güne duruyoruz be evlât, krallar gibi baş göz edeceğiz seni' diyen dedemin emriyle..
...
...İstanbul'un mavi sularının, karadenizin gri lacivert renklerine kavuştuğu denize nazır, kuş bakışı eşliğinde beyaz sayfa açmaya niyetlendiyse dede, teras en afillisinden hazırlanacaktı elbet..renk renk balonlar; kırmızı, mav, sarı ampuller arasında salınırken altı metrekare balkon da, gökyüzü kıskanmış olmalıydı, yıldızlara gerek kalmadığı için.. kekler, börekler, salatalar, yemekler tüm mahallenin gönül pencerelerinden akmış, mükellef bir ziyafete dönüşmüştü gece..
masa altı elden ele gizlice! yol alan alkol kokusunu fabrika bacasına bağlayan dede anneanneyi sahii ayakta uyutmuş muydu acaba? :))
...dertlerin, sıkıntıların zorunlu izne tabii olduğu düğün merasimiyle tüm mahalle, içten tebessümler, hep bir ağızdan söylenen musikiler eşliğinde iki gencin saadetinin temellerini atıyordu..
...'mutluluk tek kişilk olur muymuş hiç? ' diye mırıldanıyordu dede...
sahi paylaşıldıkça çoğalırdı mutluluk değil mi?...⚘
......özlem/
kasım/on üç
Özlem ÇayKayıt Tarihi : 14.11.2024 05:29:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kalbî teşekkür ve tebriklerimle…
Sevgilerimle…
minik bir hatıra yumağıydı dolanan, duyularıniza küçücükte olsa sarıldı ise ne mutlu bana sevgili Nilüfer hanımcığım..
şiir olsun ömrünüz, kalbi sevgi ve teşekkürlerimle,
O terasta kavisle tepemde sallanan rengarenk ambul sırası altında,
Elinde bir bardak gazoz ayacıklarıyla kurulan aritmik halaya tempo tutan bendim.
Ne de olsa çorbada tuzum bulunmuş;
Baş yastıklarına el emeği uç dantellerimi hediye etmişim gibi, vicdanımdan emin...
Ne güzel bir yere gitti ruhum, bahtı hoş olasıca...
gittiğimiz saman sarısı günlerin ruhumuza rengarenk yansıması Gökkuşağı misali başımızın üstünde, yüreğimizin kıyısında sanırım...
eksilmesin sevgili Naz..
ömrün bahar tomurlariyla dolsun, kalbi teşekkürlerimi gönderiyorum..
huzurla kalman dileğimle..
diyordu, Geçmişe Yolculuk / 2 satırlarında.....
teşekkür ederim ruhuma hissettirdiğin bu güzel doku için yeniden
Bu tür şiirlerde biçimden çok, hissettirilen duygu ön plandadır. Senin şiirinde de bu DOKUYU FAZLASIYLA HİSSEDERİM. Okurken, bir kupa sıcak içeceğin ve yanında kurabiyenin verdiği mutluluğu yaşatan satırların için teşekkür ederim.
Ruhunun rengini yansıtan bu güzel kelimeler için minnettarım. Teşekkürler, Özlem… Çokça.
Sevgi Her Daim Gölgenle İlerlesin.
pek kıymetli Huri hanımcığım, acemice koşturan kelime örgülerimi, cümle yumaklarına dönüştürmeye çalışırken kalp sesimle konuştuklarımı sökmeye gayret ediyorum. kalıbın dışında kalsam da bir parça olduğu gibi diziveriyorum defterime. samimi bulduğum dilin size de bu şekilde yansıması mutlu lkldı beni..
değerli yorumunuz için yürekten teşekkürlerimi sunuyorum.
kalbi saygı ve sevgilerimle...
TÜM YORUMLAR (4)