Bu yaşta,
Kavak yelleri de esermiş başta!
Arayı arayı,
Bırakıp bir kenara akı karayı,
Tozpembeyi buldu.
Bozuldu ayarı uyuyan yüreğinin,
Onsuz kanar, onunla yanar oldu.
Gözleri gözlerindeydi hicabından bakamadığı,
Bırakamadığı elleri ellerindeydi.
Yokluğunda üşüyordu,
Susuyordu dili varlığında;
Mısraları patinaja düşüyordu.
Bir şiir yazabilmek,
Bir mecaz bulabilmek anlatılamayanı anlatacak,
Yakalayabilmek için, duyguyu en duyarlı yerinden;
Vuruyordu gönlünü kelimeden kelimeye.
Oysa yaşamalıydı özlemini derinden.
Söyleyemezdi ki, “Gideyim” ya da “Git sen! ”
Bomonti çay bahçesinde bir şarkı duyuluyordu.
“Haydi git! Git”
O vakit;
Gideyim, dedi.
Gurbetin en içten yakışıyla baktı.
Özleyişin en melûl bakışıyla baktı
Kendini şarkının yerine koydu.
Aradığı şiir buydu.
Bakmamalıydı ondan özge birisine.
Perde çeksin diye sunduydu;
Giderken gözlerini sevgilisine.
Sevgilisi bir nazlı çiçekti;
Perde diye kendini çekti.
Kayıt Tarihi : 10.10.2002 23:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!