Sevdiğin kokuyu
Mesafe
Yok ediyor
Gözler
Kıpırtısını duysun diye
Yüreğinin…
Göğüs cebinde duruyor
Uzaksın ya
Özlemektesin…
Ödün kopuyor
Çıkarıp ta bakmaya
Işık gözlerini alıyor
İstiyorsun ki
İki kişilik karanlıklar
Hiç bitmesin
Kül tablanda
Balıklar yüzüyor
Hepsi de
Sarı kuyruklu
Sen kendini
Yavaş yavaş
Öldürüyorsun
İnsanlar
Sonbahar kokuyor
Köşende
Gözlerini gömüp
Ayak uçlarına
Kendi yalnızlığını
Arıyorsun
Zaman umarsız
Durmuyor
Sen
Durdurulmayı
Bekliyorsun
Bir yerlerden
Dalga sesleri geliyor
Denize uzaksın
Ama sanki
Tufanın
Tam ortasındasın
Telaşlanma
Nasıl olsa
Kaçmaktan da
Yorulacaksın
Dua et ki
Aynalar küskün sana
Yoksa
Kendi hüznünden
Utanacaksın
Sanki…
Balıkların sayısı
Artıyor habire
Ama sadece
Kuyrukları kalmış
Ne yaptın yavrucaklara
Nerede
Ellerinle tütsülediğin
Balıkların beyazı
Şimdi
Bir çingene
Gelse yanına
Falına baksa
Oturup ağlamaz mı
Avuçların yanıyor
Neden ki…
Yanık izlerinin…
Sarı kuyruklu balıkların
Falı olmaz mı
Yine dalga sesleri…
Dur hele…
Şimdi hatırladın işte
En son
Yükseklerde
Batı’da
Toros’larda bir yerde
Duymuştun aynısını
Hani tanımadığın
Ama hiç
Unutamadığın
Bir kuş ötüyordu
Göğün renginde
Denizin yansıması
Bebek kalır yanında
Kuşun ötüşüydü
Masmavi olan
Avuçlarına konsa
Alıp getirecektin hani
Yaşamazdı ki o
Senin notalarınla
Balıklarımı
Alıp götürdüler
Oysa
Ben onları sevmiştim
Yaşasınlar diye
Sol yanımı vermiştim
Beni kandırmayın
İşaret parmağınız
Doğru yere
Götürmez beni
Geçti artık
Sadece
Bardağa bakıp
Denizi hayal etmek
Artık
Koridorlarda
Gölge değilim
Ve hatta
Suya yazdığım isim
Olduğu yerde durur
Çünkü
Öğrendim onun
Alfabesini
Artık biliyorum
Işık kapıp
Gün doğumundan
Geceyi bezemeyi
Sattığım her dakikayı
Bir göz uğruna
Bin bir katına
Geri almışım
Gözyaşına
Bir kuruş bile
Kaptırmam artık
24,09,04
Karahayıt - Denizli
Kayıt Tarihi : 19.10.2007 11:38:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Aklımın her köşesine yığılmış, uzuvlarımın ucunda, bin ateş buldum… İlaç niyetine olsa da; zehirden mahrumum. Çıkıp bağırsam hücremin penceresinden; duyar mı birileri… Tütünüm bitti… Gel… Ellerimiz hiç kavuşmayacak… Ölme… Ya da; ölmeden, bir kere daha bak gözlerime… Telefonum, özlediğim şarkıyı çalmadı haftalardır. Neredeyse; unuttum beklediğim notaları… Ben; sadece bağlamayı tutan elim. Kayaya ve de buluttan duvarlara; geçmez sözüm kolayca… Aklım bana, ben dilime hakim değilim… Satırlar dolusu yollar çizmişim, her biri; çoban çeşmeleri önünden geçen. Aşamayacağım sınır yok. Yapayalnız; göğe mahpus, bir masmavi kuşum ben. Bilirim; yaşamak için, gönüllü olmak gerek ölüme… Bilmediğim… Her sabah uyandığıma şükür mü etmeliyim, yoksa; keskin bıçağı, aklımı, yine yumuşak bir kında mı saklayacağım, kendinden başkasına zarar vermesin diye… Ya da… Yaralarımı Ölümsüz mü yapacağım Mısralarımda
![Ersen Beyazıt Özer](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/10/19/gece-uzun-olacak.jpg)
SİZİ KUTLARIM BAŞARILAR DİLERİM SELAM size
BEĞENİYLE OKUDUM KUTLARIM SİZİ
GÖNLÜNÜZ ŞEN İLHAMINIZ BOL OLSUN
SAYGI VE SEVGİLERİMLE
sınırlı kalır, ama kül tablasında balıklar çoğaldıkça
asıl karanlık mekanlar yaklaşır..
Akıcı vede etkileyici bir şiiri harika bir hikayesiyle
okumaktan büyük haz aldım teşekkürler..
Tebriklerim vede tam puanım sana ve şiirine ..Selamlarımla..yunus karaçöp
Tebrikler.
TÜM YORUMLAR (26)