Gaz lambası ışığında ders çalışırdık

Bizim çocukluğumuzda elektrik yoktu,
Gaz lambası ışığında ders çalışırdık.
Köy yerinde birlikte yapılacak iş çoktu,
Erkenden kalkar tarlaya gidip doluşurduk.

Babamız iş bölümü yapardı yemek yerken,
Sabah ezanıyla tarlaya varırdık erken.
Otları yol,tarlayı sula,harman döğ derken,
İş zor gelirdi ama sonradan alışırdık.

Öylen yemek arası bazen fırsat olurdu,
İşi savsaklar isek onu babam bilirdi.
Oyun oynamak için arkadaşım gelirdi,
Çellik çomak oynayıp tarlada buluşurduk.

Bu işlerden ne zaman kurtulacağız derdik,
Köy yerinde biz ömrümüzü işe verdik.
Kardeşlerimle kuru soğan çökelek yerdik,
Biz bir yavan ekmeği beraber bölüşürdük.

Yusuf ile çocuklar bir odaya doluşur,
İşten sonra gelir evde bir de ders çalışır.
Akşam dersimizi yaptıktan sonra buluşur,
Çocuklarla heleşenlik yapar gülüşürdük.