Gardaş Söyle Dost Kime Diyem

Gardaşım sen kaldın ilimde
Dert verdim sardın gönlüne
Acı vurdu kanadı elimde
Gül derdim soldu gecemde

Dedi ki gardaş bana derdin ne
Bir su doldur içem hele
Gönül sarayın yıkan ele
Saz mızrabım dillendir yine

Gardaşım derdim yoktur dermansız şükür
Gönül yıkık virandır sarayım
Deli gönlüm esen yel soğuk
Dost dedim de bağrım yanık
Söyle gardaş söyle,sen neden bu işe.

Gardaşım kapına kul olam
Bir kuru ekmek bir ayran paylaşam
Sivas ellerinde gül olup açan
Güller diyarına geldim aç hele kapın
Selam eyledim destur diledim

Dost dedim duyan yok
Düşmanım bilen yok
Gardaş dur hele yolun başında
Heybene doldur umut aşından
Kepçe ile ver döşüme sevda aşından
Dert çekmekten çürüdü ömrüm

Yazmak ne halleder bilin mi sen
Bir söz acıdanda beter
Gardaşım bu ne haldir
İnsan olan mıdır arsız
İnsanca yaşamak mı boş olan de hele gardaş

Dağlarda çiğdemdim bir zamanlar
Derelerde akardım selvi boyuna
Yağmur yağarda değmezdi tenime
Aç kalırdım da gam değildi içime

Seherde vakit geldi ayrılık
Dost yüzü gözüme değidi yalandı
Ellerimde gül kaldı dosttan gardaş
Su verdimde ah yeşermedi
Nem kaldı gayrı senden başka gardaş

Ağlarım dere olur akarım
Volkan olurda yanarım
Ciğerimi dağlayan dosta varırım
Bir çift söz edem yoh gardaş yoh
Arsız yüzler hep güldüler gardaş

Anadolu kadınıyım anlamam
Söz derler kırık kırık toplayamam
Gülüşlerini ay ışı sanırımda
Anlayamam...
İki yüzlü, riya var onlarda da
Ben neden anlayamam gardaş

Bir su doldur içem dostluk pınarından
Gül topla taç yapam başıma dostu
Dost acı söyler düşman susar da
Ben bilemedim bilemedim gardaş

Hoşgeldin güle güle yine pejmurde,,,