Uzun ince bacaklarıyla
baca üstlerine konup
turuncu gagalarında
getirdikleri çalı çırpıdan
yuva yapıp yavrularını besler,
içime nedenini bilmediğim
????????????????
Mümkün olaydı da doldurabileydim seni
Avuçlarımın içine uçup giden baharlar gibi
Rahmet yağdıran ılık yaz yağmurları gibi
Hüzünle topladığım güz yaprakları gibi
Ya da lapa lapa savrulan kar taneleri gibi –
Yeni yeşeren bir filiz iken kırılıp
Alındım doğduğum topraklardan
Koyuldum bir bardak su içine
Köklenmeye mahkum beklemeye.
Zamanla tutundum tek başıma
İncecik kıl damarlarla yeni bir yaşama
🍃 🍂 🍃 🍂 🍃 🍂 🍃 🍂 🍃 🍂 🍃 🍂 🍃
Rüyalarımı zalimce bölen
uyanmak istemediğim
zamansız şafaklarda..
Kurumamış yaşlarımda
yarım kalan düşlerimde
Çok çabuk bağlanırım
Ölesiye de severim
Sonra terk edilirim
Ardından seller ağlarım.
Baklavalık yufka yürekliyim
Ilık meltemlerde al al dalgalanan
Bahar müjdecisi, diriliş neferleri
Mayıs gelincikleri - kırlardan tarlalardan
Ağustos'un ateşli şalı altında çoktan
Birer beşer şehit düşmüşse de
Yeni hasatla yüklü verimli toprağa—
Asırlar dahi geçse aradan unutma beni
Olur ya – zaman herşeyi siler derler...
Çünkü ben asla unutmayacağım seni
Dünkü gibi hatırlayacağım bekleyişini
Yeni demlediğin tavşan kanı bir elinde
Öbüründe mis gibi taze bir İstanbul simidi
İneceksin bu ıssız basamaklardan
Yavaş yavaş ve yapayalnız bir gün
Ağırlığıyla omuzlarındaki yükün
Mola verip dünlerini anamadan.
✨ 🌷 ☂ 🍁 ❄
Bir nebzede koşarak geçtiğin yollar
Dün gece rüyamda bir kuş idim
Kalmadı sureti aklımda şimdi
Hafızamda ise sade onun hissettiği
Özgürlük ve bağımsızlık hissiydi.
??
Açılmış kanatlarım altında adeta
Yaşamak gerekir anlamak için o hüzünlü anları
Sevdiğin ellerin ellerinden kaydığında dökülen yaşları
Sonra beklemediğin rastgele bir kavşağında ömrünün
Meltemlerle esen baygın rehası ile birlikte bir gülün
Bir hareket, bir kıpırtı getirir ruhunun olduğuna aşina
Ve uzanırsın özlemin sarhoşluğu ile unutamadığına.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!