Gerçekleri nasıl, anlatır kalem
Şair'in dilinde, saklanmaz gayrı
Ufuklar tutuştu, ağlıyor âlem
Bu kara İslâmsız, aklanmaz gayrı
Yarına kalacak, utanç timsâli
Elinde ölüm çanı
Emir bekler Allah'tan
Yakalar sürpriz ânı
Anlamaz ahtan, vahtan
Kim bilir hangi vakit
Elveda size sahte anılar, ölgün sesler
Rotası belirsiz boş ve anlamsız hevesler
Ve merhaba hayâller, zihnimde çiçekleşen
Anıtlaşmış bir hâlde, teklifsiz gerçekleşen
Bilinmez yarınlara, akıyor bir bir zaman
Kaderde yazılanı, yaşıyoruz an be an
Ağustos/2014
Anneme ithaf
Vedalar olmasa hiç, hep yaşasan dünyada
Alışamam ben öyle, görmeye hiç rüyada
Hayat bilirim üzer, sensiz sessiz kalırım
İçerler, ah hasretle uzaklara dalarım
Bilirim kalmayacak, ne kral ne prensi
Rabb'im kul olarak al, verdiğim son nefesi
Şubat/2015
Sen gittin ya
Ebediyet yurduna ansızın
Hüzün doldu yüreğimin ıssız zeminleri
Gönül kulvarımda sensizliğin yanlızlığı
Gecenin tam ortası
Zalimliğin temayüz etmişse de İsrail
Kim bilir kaç nefesin var ensende Azrail
Sanma hep böyle gider, göreceksin İsrail
Amerika ancak son nefese kadar kefil
Bazen çok hızlı
Bazen hiç geçmeyen
Bazen sürûrla
Bazen de hicranla geçen
Ânı ânını tutmayan
Arıyorum nerde bir Büyük Doğu'cu bakış
Onlarla gelir bahar, ne ayaz kalır ne kış
Eylül/2015
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!