Öyle bir geldin ki…
Gözlerim, görmez olmuş.
Güneşe bakınca anladım.
Öyle bir geldin ki…
Sözlerim, haykırış olmuş.
Bir seslensem gelip de çalsam kalbini
Merak etme bak senden başka kimse yok
Sevsen beni anlamasan sebebini
Geldim eve kapı dört duvar kimse yok
Baktım mahallene perdeler kapalı
Kimsin sen?
Sendeki sen; sen, değilsen.
Bendeki sen.. Kim ki bu sen.
Kimdir, sendeki bu ben?
Dönsene etrafında biraz..
Buğulu bir camın arkasından bakarken gözlerin.
Kalbimin ortasına bir ok gibi saplanıyor sözlerin.
Nasıl böyle nankör oldu beni kucaklayan ellerin.
Taktığın maskelerden hangisiydi senin yüzlerin.
Bin bir surat içinden çok zor artık seni tanımak.
“Aşk olsun.” diye yaptığına bak.
Ne oldu şimdi... iyi mi oldu.
- Sadece soruyorum.
Böyle olması daha mı iyi oldu.
- Tamam. Olan oldu artık.
Utanmana gerek yok.
Sendeki aşk bende olsa...
Ne tohum ağaç olabilir,
Ne yollar sona erebilir.
Sendeki aşk bende olsa!
Ne bülbül güle kanabilir.
Bir kış akşamı saat geceye yakın.
Siyahlar içinde mantolu bir kadın.
Sordu sadece dedi söyleme sakın.
Dedim sizinleyim kalbim size yakın.
Sonra oda konuştu beni süzünce.
Seni tanımak güzeldi.
Sabahın beşinde
Gecenin ikisinde
Sesinin telinde
Gözünün içinde
Ne fark eder.
Bazen kuş olmak istiyorsun,
gökyüzünde özgürce dolaşmak için.
Bazen su olmak istiyorsun,
çağlayanlardan sessizce atlamak için.
Bazen ateş olmak istiyorsun,
gecenin karanlığını aydınlatmak için.
Siz hiç birini ararken kendinizi buldunuz mu ?
Ben buldum. Çıkmaz sokağın ortasındaydım.
Karanlıktı her yer gözlerimi açamadım.
Bağırdım, haykırdım sesimi duyuramadım.
Sonra bir anda şimşek çaktı. Yağmur yağıyordu.
Ellerim ıslandı, saçlarım ıslandı koşamadım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!