Sana gelmek istiyorum
Bir günlüğüne de olsa sana gelmek
Uyumadan bir gece yanında olmak
Ucuz bir pansiyon odasında
Sıcak bir yaz gecesi
Terlemek istiyorum.
Bir kadın
Şarap gibi
Yıllar geçtikçe rengi açılmış
Dibine çökmüş sertliği
Paha biçilmez bir hoşluk.
Yine vakti geldi,
Giyindim yalnızlığı
Sessizliği sonuna kadar açtım
Tütün, çakmak ve küllük
Yoldaş radyo
Nasıl beceriyorsun, tüm geçmişi
Bir şarkıda hatırlatmayı.
Habitatımı sarmalayan
Bosajlı duvarlar.
Yalnızlığı hissettirmeye
Bilmezler ayağın altındaki nasırı
Emeğin iz bıraktığını
Başarının acı verdiğini
Üstümde yaşlı bir anadolu kadınının
Son demlerindeki yorgunluk var
Denizin dibindeki bir kum tanesiyle özdeş benliğim,
Yılları umursamıyor saçların
Şarapla yıkanmış gibi kızıl,
Gül bahçesi dolduruyor göğsüme
Her iç çekişimde.
Ah Feruza
Her gece ölümü düşünen biri
Her gece nasırları azan biri
Her gece kararlar alıp,
Sabahına aldığı kararları unutan biri
Git uzaklara
Hayallerimi alıp git benden
Giderken geldiğin günü unutma
Kırılmış, örselenmiş, yorulmuştun
Sığındın sevgime
Ağladın, damladı göz yaşların kalbime
Yurdunda,
Mülteciden iş isteyen
Yerli mültecisin sen.
Boynun eğik kalmış
Gururun kırılmış.
Bir resim göç veriyorsa
Göç eden en çok resimde kalmak isteyendir
Nereye gittiğin, geldiğin yerden
daha önemli
tabi göç ediyorsan
ama bizim coğrafyamızdan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!