Hayat denen şu muaamma,
Geldi geçti düş misali.
Çok şey anlamadım amma,
Mevsim artık kış misali.
Ne yarınım ne de dünüm,
Ona yolda rastladım yanında kızı vardı,
Maziden miras kalan kalbinde sızı vardı.
Nereye dedim böyle, nereye dalgın dalgın,
Her zaman güller açan gül yüzün neden solgun.
Sen yoksan bu şehirde artık ruhum yetimdir,
Bir küçük tebessümün benim hürriyetimdir.
Eşkıya yüreğimin sensin en son durağı,
Bendim aşk ustasının en serseri çırağı.
EVLAT (NASİHAT)
Dinle bu sözümü nasihat sana
Hiç kimseyi hakir görme ha evlat
Her şartta doğrudan haklıdan yana
Haram kazanca el sürme ha evlat
Hasrete kurulmuş gönül saatim,
Vuslata ermeden çalacak gibi.
Bu halim kimsesiz sanki bir yetim,
Baharı görmeden solacak gibi.
Bir kelebek ömrü kadar mutluluk,
Bir yetimin gözüyle, baktım yalan dünyaya,
Mazlumu ezilirken, güçlüyü, ezen gördüm.
Gençlik ayrı bir âlem, kalmamış edep hayâ,
Geleceği karamsar, mevsimi hazan gördüm.
İnandığım değerler kaybolmuş birer birer,
Aylar yıllar sonra kavuştuk amma,
Soğuktu bakışın boştu gözlerin.
Yenilmiş aşkımız geçen zamana,
Sönmüştü ışığı loştu gözlerin.
Belli ki kalmamış maziden eser,
Gidersen gitme kal diyemem ama,
Kalırsan umudum yolum olursun.
Sen bensiz ben sensiz düşeriz gama,
Kalbimde kanayan gülüm olursun.
Hüzün dağlarını yıkma başıma,
Havva dan bu güne vazgeçilmez eş,
Dünyanın en tatlı hazzıdır kadın.
Kimisi mehtaptır kimisi güneş,
Sanki dört mevsimin yazıdır kadın.
Bazısı anadır bazısı bacı,
Gül bana yar gül bana,
Bir kerecik gül bana.
Lale nergis istemem,
Taze açmış gül bana.
...
Kar olur yar kar olur,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!