Söylermisin garip bülbül,
Neden dertli ötüşürsün?
Lale açar kokar sümbül,
Kimin için tutuşursun?
Bülbül
Lale başka sümbül başka,
Tarih tanık olmadı böylesi bir savaşa
Kuşatılmıştı vatan adeta baştan, başa
Kanımız karışmıştı deniz, toprak ve taşa
Toprağı yurt yapmanın bedelini ödedik
Bütün dünya bir oldu açamadı bir gedik
Elinden içtiğim bir fincan kahve,
Sanki ab-ı hayat suyu mu desem,
Hele de karşımda sen varken ah be,
Gözlerin zindan mı kuyu mu desem.
Nasılda sıkıldım nasıl utandım,
BİR GARİP AŞIĞIM
Yaprağı dökülen dalı kuruyan
Ömür yollarını dertle yürüyen
Karlı dağlar gibi her gün eriyen
Bir garip aşığım bu yeryüzünde
Mutlu ol diyorsun nasıl olayım,
Seni bir başkası sarıyor şimdi.
Söyle bu haldeyken nasıl güleyim,
Resmin tam karşımda duruyor şimdi.
Aklımdan geçiyor çılgınca şeyler,
Haydi alp ler erenler,
Gül'e gönül verenler,
Cümle dost ve yarenler,
Birlikte yürüyelim.
Şehitlere gül verip,
Hüzüne müptela benim kalemim,
Mutluluğu yazamadım bir türlü,
Vuslatımda bile vardır elemim,
Geleneği bozamadım bir türlü.
Büyük oldu sevdalarım aşklarım,
Ne zaman kalemi alsam elime,
Yalnızca tek seni yazıyorum ben.
İsmin dudağımda iki kelime,
Sulara resmini çiziyorum ben.
Hafızam firari benliğim kayıp,
Biten sevdanın yası,
Sende acının hası,
Mazinin ayak sesi,
Böler uykularını.
Kapkaranlık geceler,
Hüzün yorganını çekip üstüme,
Buz dan yatağıma yattım bu akşam.
Güvenim kalmadı hiç bir dostuma,
Bütün köprüleri attım bu akşam.
Her şey anlamını yitirdi artık,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!