Fehmi Gildiroğlu Şiirleri - Şair Fehmi G ...

Fehmi Gildiroğlu

Cuma günü hepimiz eşitiz.
Dua edelim birbirimize.
Namazdan sonra dağılacağız nasılsa.
Herkes kendi statüsündeki yerine...

Devamını Oku
Fehmi Gildiroğlu

Bazı cevherlerin kıymeti sonradan anlaşılır.
Zamanı gelmeden bozdurursan zarar edersin.
DEĞERİNİ BİL..

Devamını Oku
Fehmi Gildiroğlu

Adam bavulunu geceden hazırladı; Arkeolojik bir kazı yapmak için gerekli alet, edevat ve eşyaları hazırlar gibi titizlikle elbise ve şahsi eşyalarını tek tek yerleştirmişti bavuluna.
Her şey kusursuz bir şekilde ayarlanmış ve düşünülmüştü, çıkmak için her şey hazırdı.
Sabah henüz olmamış, güneşin doğma vakti de yaklaşmıştı. Yıllardır kahrını çeken fedakâr eşi, huzurlu bir şekilde uyuyor, çocukları da geç vakte kadar sohbet edip oyun oynadıktan sonra, her şeyi olduğu yerde bırakıp odalarına çekilmiş sere serpe yatıyorlardı. Evin içinde belki on, belki daha fazla adımlar atarak hem onları süzüyor, hem de eksik bir şeyler kalmasın diye bavulunu kontrol ediyordu. En nihayet aile bireylerinin tuvalete gitme ve buzdolabından bir şeyler kontrol edip aşırma ve su içip yatma ihtimalleri ortadan kalkmıştı. Evde derin bir sessizlik hâkim olup, öğleye kadar kimsenin gittiğinden haberinin olması mümkün değildi. Ayrılış vaktinin gelmesi onda daha önceki ayrılıklarda hiç yaşamadığı bir duygunun bir hüznün oluşmasına sebep oldu. Çaydanlığın delinen ibriğinden ince ince süzülerek akan çay gibi yaş süzüldü gözlerinden. Akan yaşların, ince bir leke bıraktığını hissetti yanaklarında. Lavaboya gidip yüzünü yıkamayı denedi sonra vaz geçti. Ya o esnada kırk yıldır aynı yastığa baş koyduğu sevgili eşiyle karşılaşsaydı, o zaman her şey boşa giderdi. Kararını değiştirmekten korktu ve bavulunu alıp süratle evden çıktı. Kapıyı kapatıp kapatmadığından bile emin değildi artık, kafada bir sürü düşünceler. Evin önündeki arabaya yöneldi sonra vazgeçti, zaten anahtarı alıp almadığından bile emin değildi. Sonra arabayla nereye gidecekti ki, nereye bırakacaktı arabayı, arabayı da eşi kullanmıyor muydu?

Cadde boyunca yürüdü, sağa sola bakarak gidiyordu, ne güzel bir mahalle diye düşündü. Çocukluğu, anne ve babası, kardeşleri bir bir gözünün önünden geçti sonra sevdiği kız, yani şimdiki eşi sonra da gülümsedi ne güzel bir hayatı vardı.

Devamını Oku
Fehmi Gildiroğlu

Biz bir ağacın dallarıydık da!
fırtınalı gecelerde, derin sessizliklerde sarılır, sığınırdık birbirimize.
Ağaç yaşlandı da!
çürükler sardı bedenimizi, çatırdamaya başladı her yanımız.
Kırılsak düşerdik yere de!
gazel olup toplardı anam, yanardık aynı ocakta.

Devamını Oku
Fehmi Gildiroğlu

Sen özlem nedir,
Hasret nedir bilirmisin,
Ses çıkmayan evlerden,
Viran olmuş kalplerden anlarmısın,
Bu kaygısızlığınız ne zamana kadar sürer,
Bu kin ve nefret ne zaman biter!

Devamını Oku
Fehmi Gildiroğlu

Bu bayram sensiz,
Bu bayram sessiz.
Bundan sonra bütün bayramlar tatsız tuzsuz.
Su içerken boğazına takılıyorsa,
Hesaplar hep eksik çıkıyorsa,
Bazan ben ne yapacaktım deyip,

Devamını Oku
Fehmi Gildiroğlu

Doğum ile ölüm arasında ince bir çizgi olsada,
Ayıramazsın,Gece ile gündüz gibi öylesine birine sarmal.

Ne kadar başkasına ait gibi olsa da, doğum bir mutluluktur,
Hayata yeniden başlamak için zamana karşı direnmektir.
Doğum evi sımsıcaktır. Her zaman bir bayram yeri.

Devamını Oku
Fehmi Gildiroğlu

Bir gün sevdiklerini göremezsen yanında,
Nerede yanlış yaptın? bir düşün....
Çok kötü birisin!
Dostların haala terk etmemiş.
Yine düşün...
Seni koruyan kollayan biri var,

Devamını Oku
Fehmi Gildiroğlu

Ey! Esmer beden,
Elliyi devirdin, daha ne istersin.
Bir sürü hayalin vardı,hangisinden vazgeçtin.
Gitti en çok sevdiğin, veda bile edemedin.
Annendi bardağı taşıran son damlası hayatın.
Doldurmuş tüm hayatını, sımsıcak yüreği ile.

Devamını Oku
Fehmi Gildiroğlu

Aziz şehitlerimizin ruhları şaad olsun.
Elbette bu sisler kalkacak, ükemin üstünden.
Bozkurtlar uluyacak memleketimin dağlarında.
Çakal sürüleri kaçacak delik arıyacak.
İnmiyecek bayrağımız, inadına o kutsal semadan.
Dinmiyecek ezanlar, susturamayacak karanlık vicdanlar.

Devamını Oku