Bir kez daha gitmeliyim Pier Loti’ye.
Yanımda sen olmalısın kesinlikle
Yalnız çıktığım teleferikte elele
Koşarak merdivenleri yine en tepeye
Ulaşmalıyız kokunun kaynağı olan yere...
Ihlamurlar altında tahta masa-sandalye.
Aylardır nasıl da ben sana kandım
Gecenin sonunda güneş var sandım,
Nefes alır gibi adını andım
Sevmeyi bilmeyen, özlerin yalan.
Liseliler gibi aşığım derdin
Ne kadar çok istemiştik seni
Ne zorluklarla bekledik gelişini,
Yıl 1988 di kıbrısta kucakladım
Sen ağladıkça, ben ağladım
Kardeşin gibi bırakıp gideceksin sandım...
Mutluyduk büyüyordun artık sağlıkla
Aşk dedikleri sade bir düzmece
Sevgi ise hiç arama bu alemde,
Bildikleri tek tümce dillerinde,
Kaç para yazdığı, etiketin üzerinde.
Vitrinde sergileyebildiğin ölçüde değerli,
Bir akşam vakti
Herkes evine dönerken,
Çıkıp gel/sen.......
Bahçemde akşam sefaları
Rengarenk açarken,
Bir gün daha bitiyor bak,
Sen yoksun…
Yağmurun ardından güneş parıldadı önce
Kara bulutlar yok oldu onu görünce,
Dağlar daha bir yeşil
Gökyüzü daha bir mavi oldu.
Oğlum sen gittin gideli
Sevinçlerim yarım kaldı,
Sarmak istedim belini
Kollarım bomboş kaldı.
Oğlum sen gittin gideli
Kardeş olmak,
Aynı karında oluşmuş karındaşlar gibi olabilmek.
Kederiyle kederlenmeyi,
Sevinciyle sevinmeyi öğrenebilmek.
Arkadaşının acısını, yüreğinde hissedip
Onunla ağlayabilmek,
Kısa mı uzun mu olacağı bilinmeyen,
Bir süreçtir yaşam.
Rüzgar mı yağmur mu getireceği anlaşılamayan,
Bir buluttur yaşam.
Bazan yalnız bazan birlikte geçen,
Bir moladır yaşam.
Ailemizin neşesi
Modanın takipçisi
Zariflik abidesi
O doğuştan hanfendi
Küçük mankenim benim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!