Koşarak yürüdük biz hep mayında
Gülleri dererdik ocak ayında
Çalan tek nağmeydi gönül yayında
Meşkle yandığımı yar anlamadı.
Yüreğim sevgiyle dolup taşarken
Şu garip ömrüm hep özlemle geçti
Kader huzur değil hasreti seçti
Gönül mutluluktan artık vazgeçti
Yıllara yollara dağlara küstü..
Güneş hiç doğmadı karardı günüm
Düş/tün sen bilmediğim alemlerde gördüğüm
Sevdamızı katıpta yeni dünya ördüğüm
Ne yapsam da içinden çıkılmayan kördüğüm
....................Gitmeye kalktığımda yollarımı bağladı
....................Sensizliğin acısı yüreğimi dağladı.
Adıma, adını koymuşlar
Seni unutamadıkları için..
Onlar adımı,
Mevla kaderimizi belirlemiş..
Daha onbeşli yaşlarımda, aynı babaannesi
İnşallah kaderi benzemez derlerdi..
Her akşam, ıslanırım
Bir bulutun sağanağında
Süzülür içimdeki sel,
Damla damla.......
Rüzgar ol gel
Dağların eteğine,
Çıkıp gitmeli, bir gece vakti
Yanıma hiç bir şey almadan,
Geçmişimi hatırlatan
Görünmeden kimseye, aldırmadan
Bir ben olmalı benimle vedalaşan.
Ben seninle var olup göçmek isteyen fani
Yüzyıllar öncesinden sevmiş gibiydik hani
Boynu bükük bırakıp gitmelerin çok ani
.....Ayrılık rüzgarından nasibimi almışım
.....Yalnız hayata değil, sana da geç kalmışım.
Yine sensiz bir günle vedalaşıp
Selamlaştım yeni günle çaresizce,
Gecenin 0:45inde, ruhum sürgünlerde
Yüreğimi bıraktım hüznün diplerinde..
Hasretinle kapatıp gözlerimi
Her sabah yokluğunda açacaksam,
Bir sonbahar günü, hava yine durgun
Rüzgar essin diye, dualar okunan
Umutsuzluk çöken bedenimde vurgun,
Sabah serinliği yüzüme dokunan.
* * * * * *
Yaşananlar belki oyun
Başrolünü oynuyorsun
Hayalime dolan simge
Tek gerçeğim oluyorsun.
Bazen küsüp darılırız
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!