Ben, uçurtma hiç uçurmadım. Zaten, uçurtmam da olmadı hiçbir zaman.
Çünkü korktum,
Gökyüzümün bir yerine takılır
Çizerdi mavisini...
Bütün sözcükler
Çıra olmuş
Dilimde yanıyor
Ve
Ben senin suskunluğunda,
Gecenin soğuk ve sensiz iklimlerinde, vazgeçtim beklemekten.
Gün doğmadan gel
Güneş
Ölüm kokuyor sevgili..
Ve
Senin adın
En çok da benim sesimde
Güzeldi...
Sıcak bir ölüm kokusu saçıyordu
Her Harfin dilimden...
Gitme,
Azad etme beni bu azaptan
Ve
Susma,
Tutsağım
Sesinin bıraktığı yaraya..
Siz, sevgilinizin
Elini tutmakla yetinin
Ben, ölümü
Koynuma alacağım günü
Bekliyorum...
Neresinden başlayacağımı bilmediğim sözcüklerle yorulduğum, yoğrulduğum vakitlerdeyim şimdilerde. Seni anlatmak olunca gaye, yürek lal kesiliyor ve ben sözcük budalası. Hangi söze sarılsam, sen kokuyor biraz, susuyorum ben.
Yok ötesi...
Benimle yürüdüğün yolları
Gezme
Başka adımlarla
Parmak uçlarında gidişin
Mutluluktan olmayabilir...
Sen
Sarıl bana uzaktan
Kendi boynuma dolamak ellerimi
İnan
Çok zor geliyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!