Derin Dilber hukuken hesap vermek zorunda,
Onu bu akıbete ittiğim kesinleşti.
Çokça bilirkişili adli tıp raporunda,
Bir faili meçhule gittiğim kesinleşti.
Önce delil karartıp gerçekleri saptırdı,
Hayalimde seni gördüm sevgilim,
Leylaklar, laleler, güller içinde…
Al dudaklarından öptüm sevgilim,
Ak duvaklar, teller, tüller içinde…
Kurtulup hasretin duvarlarından,
Adalet, ey adalet! Benim biricik gayem,
Yolunu gözlemekle geçti hayat hikayem.
Şanını yücelterek, yükselir ancak payem.
Tek hedefim -kılıcın, kırbacın, sopan- olmak,
Hep hakka tapan olmak, hep hakka tapan olmak..!
Sen hak nedir bilir misin falanca sarı sendika?
Ezip geçtin hukukumu nasıl senle aram olsun?
İşin paso dalavere, hep kalleşlik hep entrika.
Baki kalan şu kubbede benim de bir naram olsun,
İçtenlikle söylüyorum, hakkım size haram olsun!
Ömür boyu yaşanacak anısın,
Beni benden alıp giden sevgili!
Bilmez gönül seni nasıl tanısın?
Hayalimde kalıp giden sevgili!
Ben yanarım, dayanamam, özlerim.
Kapkara bir büyü, korkunç bir tuzak!
Ölümden inatçı, kabirden derin!
Esaret mukadder, hürriyet uzak!
İnsafsız batırır, kumar gözlerin!
Yetmemiş ki zahir yaktığı canlar,
Bu akşam yüreğim kendinden emin,
Sırtımı Güneş’e döndüm, yürüdüm,
Adeta peşine düştüm gölgemin.
Kırık dökük bir kalp, derin bir yara,
Azığım eyledim umutlarımı,
Gönül bahçemde açan çiçeğimsin sen benim,
Gözlerim gayrısına bakmaya ar ediyor.
Aşkına ihaneti bağışlamaz bedenim,
Yüreğim her zerreme suçu ihbar ediyor.
Sevdanın gergefinde bir şekil aldım önce,
Aşkın hududunu aşmak istedim,
Postu yere sereceksin dediler.
Muhabbetle dolup taşmak istedim,
Yunus gibi ereceksin dediler.
Her şeyi ilk baştan doğru hesapla,
Bir utanç ki, tarifi zor,
Anlatayım bırak, Kerkük!
Hallerimi gel bana sor,
Can bedenden ırak, Kerkük!
Şu düştüğün kor ateşin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!