Gözlerin Nemrut sanki, kirpiklerin Firavun,
Allah merhamet versin kaşına senin yavrum!
Kâfir, ya imana gel yada kendini savun,
Kalbim ödül koyacak, başına senin yavrum!
Biliyorum, sence ben deliyim, aklım kaçık...
Kimseye açmazken duygularımı,
Kalbimden geçeni bilişin yok mu!
Her gece bölmeden uykularımı,
Beni düşlerimde buluşun yok mu!
Hayat membaından gençlik akarken,
Hayalim biz olmaktır.
Geçmişi, geleceğe götüren iz olmaktır.
Damar damar beslenmek,
Gürül gürül seslenmek,
Kıtaları kuşatan büyük deniz olmaktır!
-Vatan Şairimiz M. Akif ERSOY'a açık mektup–
Yaz şairim, bir kez daha, kahraman ırkımı yaz,
Bütün akvam-ı beşerden fıtraten farkımı yaz,
Ebediyen söylenecek istiklâl şarkımı yaz,
Yüzümdeki derinleşen çizgiler,
Benim hazin yaşantıma özgüler.
Şair kısmı çok içlenir, az güler
Biz felekten eza görmüş adamız.
Bilen bilir, bu en çetin iş bence.
Sarı-Sen evvelden yoğdu,
Bir geldi, memuru boğdu,
Akbabalara Gündoğdu
Güç alıp torba yasadan,
Lütûf bekledi masadan,
Gül yüzüne gülebilmek
Benim bütün çabam yavrum.
Gözyaşlarım ilmek ilmek,
Yüreciğim gam gam yavrum.
Sen kan gölünde kuğusun,
Gözümüzün önünde raks etse de olgular,
Aklın marifetiyle çeşitlenir algılar.
Yılan muharrir olur, kalem zehir salgılar.
Vatan mevzubahisse tepkisiz kalamazsın,
Bak işte o zaman sen Nobel'i alamazsın!
İnsan hakikâte gebe, akıl denen nutfeden,
Cenab-ı Zülcelâldir ki bahşettiği rütbeden,
Ol eşref-i mahlûkatı kâinata lûtfeden...
Fakat Adem'in oğlunda bin türlü izân vardır,
Zâtını fevk-i âlâda görmek gibi zan vardır,
Ayrılıkçı söylemle başlayıp iki bine,
Lojistik destek sunduk şeytanın ekibine.
Çuvallarken takıldık tarihin takibine.
Ayaklar baş olunca çorap da geçti başa.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!