Bir sevgin varsa; insanı sevgilere motive et azminle! . Bırak isyanı, bırak başkaldırıyı, bırak tedirginliği, bırak kaygı duymayı, bırak kafaya takmayı, bırak hayat istediği yöne döndürsün feleğin çarkını! . Sen feleğin çarkından geçerken, sen feleğin çemberinden geçerken neleri biliyorsun ona bak! . Feleğin çarkı en büyük ikramiyeyi verse sana; sen kendini bilen olduğun için, evinin yolunu yine unutmazsın sen! . Seni, evinde bekleyenin olduğunu bilirsin ve sevgi motivasyonuna ihtiyaç duyan ilk insan, helalinden yar edindiğin eşindir! . Sen kendini bilirsin ve Alemlerin Rabbi Olan Allah’ımızın hediyesi olan evlatlarına da sevgi motivasyonunu vermeyi unutmazsın! . Sen kendini bilen azimli insansın! . Ev içinde; ailenin direğisin! . Daima yapıcı eleştirilerle daima iyi olan düşünceden, daha da iyi olan düşünceye taşırsın kendini! . Ve ev halkı ile paylaşımla sınırlı değildir azmin! . Mesleğinin gereğinde mesaine başlamak için yolda yürürken rastlayıverdiğin dostunu, vücut dilinden hemencecik tanır ve en gerekli sevgi motivasyonu ile dost bellediğin arkadaşını da sevgiye dair motive edivererek, yine azminden zerrece kayba uğramadan mesai arkadaşlarını ve canından çok sevdiğin kıymetli patronunu da başarıların daimiliği için, sevgin ile motive ediverirsin insanlığınla! . İnsanlığın sana ihtiyacı var ey sevgili evin direği insan! . Evde eşin; varlığınla umut daimiliğinde! . Evde evladın; varlığınla umut daimiliğinde! . Yolda rastladığın dostun; varlığınla umut daimiliğinde! . İşyerinde mesai arkadaşların ve patronun; varlığın ile umut daimiliğinde! . Ey evin direği insan; ister kadın ol, ister erkek: bir sorumluluğunun olduğunun farkındasın ve önemsiyorsun kendini varlığını ve onun için adanmışsın sevgiye! . Bu kadar sevgiye adanmış bir insanın yaşayabileceği mutluluğun en güzeli; kendinle ve tüm dünyanın insanlarıyla barışık olmanın verdiği huzurla, dinlenmek için uzandığı ve uyumak için yattığı yatağı beğenivermesi değil midir, uyku vakti geliverince! . Sen sevgiye olan inancınla; motive ettin gün boyu sorumluluk alanınca dostlukları ve tatlı yorgunluğun sebebiyledir kendiliğinden kapanıveren göz kapakların ve derin bir uykunun verimliliğinde, en tatlı rüyalarda gezinmek senin en doğal hakkın! . Biliyorsun yarın ki işini ve önemsiyorsun yine kendini ve ev halkını! . Derin bir uykuya sevk etmeden ev halkını ve uykusundaki tatlı tebessümlerini görmeden tüm ev halkının, sen kendi uykunu yaşayamayacak kadar duyarlı olan bir örneksin bana ve sen insansın daima her alemde! .
..
GEÇİM SIKINTISI İÇİNDEKİ KÖYLÜLER; EV NASIL İDARE EDİLİR, AFRİKA ADINA: PAYLAŞIVERSİN! .
En Az Asgari Ücretle; UCU UCUNA EV EKONOMİSİ YAPAN; DOST YÜREKLER Bilgeliği AFRİKA’YA! .
Helal Lokma Kazanç İçin; TER DÖKEN AZİMLİ KÖYLÜ EMEĞİ PATATES; AFRİKA ADINA OLUVERSİN! .
İHTİYAÇ FAZLASINDAN DOLAYI; SUYU SIKILAN NARLARIMIZ: SOFRA TADI İÇİN, AFRİKA AÇLIĞINA! .
İHTİYAÇ FAZLASI NE VAR İSE; İSRAFI DA ÖNLEYEREK AZİM ile: CANIMIZLA AFRİKAYA KURBAN! .
“AFRİKALI OLMAK; ZORLU BİR MESELEDİR! .”
DOSTLUĞUN TEBESSÜMÜ DAİMİ OLSUN İNŞALLAH! .
..
Kavgada; Ev: Ya Hapishane, Ya Hastane! . Mücadelede; Ev: Yuvamızdır! .
Bir kavganın içinde değil, bir mücadelenin içinde yer alacaksın, azimle! .
Kendi varlığınla da mücadeleci olacaksın ve BARIŞ GÜCÜ için var oluş! .
Kendi varlığınla mücadelede; büyüğümüzü de tanıyacak, sınırı bileceksin! .
Bir başına yaşadığını düşünür isen eğer; bencil, duygusuz ve de zavallılık! .
Bir başına yaşadığını düşünür isen eğer; öğrendiğin seninle toprağa girer! .
Bir bütünden parça olduğunu düşünür isen eğer; Anadolu İçin: paylaşırsın! .
Bugün için üç-beş kuruşunla, yarın için tüm bedeninin hücreleri ile Anadolu! .
..
"KREUTZER SONATI" (TOLSTOY) Adlı Kitaptan Kısa Bir Anlatı:
/ Yollara düşmüştü. / > olduğunu keşfetmişti. / Ruhundaki tedirginlikten kurtuldu. / Hayatı daha derinlemesine yaşaması, daha çok şeyler görüp daha güçlü izlenimler edinmesi gerekiyordu. / Baba ocağında / hayatının tek aşkı bekliyordu. / Çocukluk duygularıyla karışık tertemiz bir hayranlık / Ev hayatının huzuru içinde dinlenir. / Bir yuvayı mutlu etmeye / Bahar erken gelmişti. / Yolculuğumuzun ikinci günüydü. / Boyuna sigara içiyordu. / Onun yanında, konuşkan, neşeli. / Saçları vaktinden önce ağarmıştı. / Bütün yolculuk boyunca yol arkadaşlarıyla tanışmaktan, ya da herhangibir ilişki kurmaktan titizlikle kaçınmıştı. / Okumasına, sigara içmesine devam ediyor. / Konuşmaya başladı. Ortalık yatışıp da gürültü kesilince. / Tatlı tatlı gülümsüyordu. / Gitgide daha çok okuyor.
..
= TOLSTOY = 000.000.005 = ALTIN KALEM YAYINLARI =
“KREUTZER SONATI” Adlı Kitaptan Kısa Bir Anlatı:
{…+.+.+…} ev hayatının huzuru içinde dinlenir, kendisini yazılarına verirdi. {…+.+.+…} (012/01) 02.10.2009 01:46:42
..
Büyüklerinin Öğüdü ile Kendi Rotanı Seç! .
En kestirme yol; tecrübesini kazandığın! .
Bir yol; tecrübe ile mana kazanır daima! .
Bin sefer aynı yoldan geçip, bilmez isen;
Tecrübe kazanamazsan ayak yorgunluğudur! .
Düşünmeden adım atan olduğu yerde sayar! .
Yani; kırk yıllık hayatınla ne öğrendin? .
Kırk yıldır; evinin yolunda ilerleyenler;
..
“Kitapların Işığından Edindiğimiz Varlığın Manasını Ebediyete Taşıyan Duyarlılıklarız Biz! .”
“İLK NAMAZ” Adlı Hikayeden Cümle Derlemem:
/ Gecenin sessizliği sürüyordu! . Pencereye dayandım! . Önümde sessizliğin kuleleri gibi duran sayısız ev! . / Az sonra gecenin sessizliğini bölmek için şerefeye çıkan genç müezzinin gölgesi kımıldadı! . / Düşünüyordum! . Işık yumağı gibi aydınlanmaya başlayan ufuklara ilahi bir müjde olan ezan başladı! . / O kutlu sabahı, sabahların birincisini ve biriciğini düşünüyordum! ... Sevgili annem / dünyada en sevdiğim, en çok saygı duyduğum biricik insan: / “Haydi, besmele çek! ...” dedi! . /
{ Kitap Adı: İLK NAMAZ – Kitap Yazarı: Ömer SEYFETTİN – Yayınevi: NEHİR YAYINLARI/İSTANBUL/EKİM 2003 – Hazırlayan: Mustafa Ruhi ŞİRİN – Sayfa: 037, 038, 039 - Cümle Derleme: Kemal KABCIK/ANTALYA/19 Aralık 2014 Cuma 06:45:31 }
“Kitaplardan Edindiğimiz Işığın Yanına Kendi Kalbimizin Duyarlılığından Mumlar Yaktık! .”
..
"Halk Mı, Millet Mi? Sevgi Mi, Saygı Mı? " Adlı Kitap Çalışmamdan! . 003
--------------------
Çocuğuna; sorumluluk almada örnek ol ki; çocuğun insana ait başarılarda sorumluluğunu bilen ve sorumluluğunun gereğini uygulayan oluversin! . Sorumluluklarının üzerine yoğunlaş, taşınabilecek, insan üzerine düşen sorumlulukları öğretiver ailene! . Çocuğuna ev ekonomisi ile iş ve teknik bilgisi uygulamalarını yaşat ki: çocukların, ekonomi ile iş ve teknik bilgisi adına deneyimler kazanarak, hayatı daha etkili bir şekilde yaşamayı öğreniversin! . Ailenin direği olarak; önce neler vermen gerektiği konusunda düşün ki: alabileceğin ve kazanabileceğin, maddi-manevi hazineleri çocuğunda da görüver! . Sorumluluklarının kapsam alanını, gücünün ölçüsünde genişleterek, büyük aileye de sahip çıkabilmenin örneğini, çocukların sende görebilsin ve çocukların başarı adına model seçerken, güçlü bir aile direği örneğini sende görsün ve çocukların kişisel gelişim adına etkili bir birey olabilsin daima! . Akraba ilişkilerinde, akrabalar arası yakınlaşmalara iyi örnek ol ki; akraba arası sıcak ilişkilerle, yakınlaşmanın örnekleri ile çocukların yaşayabilsin! . Ara bozucu olarak değil, ara bulucu olarak örnek ol ki; büyük ailenin: erdeminde yaşa ve yaşat! . Çocuk; dedesine ihtiyaç duyar! . Çocuk; ninesine ihtiyaç duyar! . Çocuk; dedesinden dedeliği öğrenir! . Çocuk; ninesinden nineliği öğrenir! . Çocuk; babasından babalığı, annesinden anneliği, kardeşin-den kardeşliği öğrenir! . Çocuk daima öğrenir! .
{ Kemal KABCIK / 07.09.2011 10:25:08 }
..
Her Bir Kitap Anlatısı; Keşfedilesi Güzelliklere Açılan Bir Penceredir! .
= 000.000.003 =
Kusur Bularak Değil De, Yararlanmasını Bilerek Okumasını Bilmelidir! .
“Kısa Süren Saltanat” Adlı Kitaptan Kısa Bir Anlatı:
{…+.+.+…} ama üstteki üç kat, sevimli, iç açıcı bir ev haline getirilmiştir. {…+.+.+…}
{ Sayfa:007, Paragraf:01 – Kaleme Alan: John STEINBECK – BİLGİ YAYINEVİ }
..
Her Bir Kitap Anlatısı; Keşfedilesi Güzelliklere Açılan Bir Penceredir! .
= 000.000.005 =
Kusur Bularak Değil De, Yararlanmasını Bilerek Okumasını Bilmelidir! .
“Kısa Süren Saltanat” Adlı Kitaptan Kısa Bir Anlatı:
Karısı Marie iyi bir kadın, iyi bir ev idarecisiydi. Kendi nüfuz alanını bilir, hep o alanın içinde kalırdı. {…+.+.+…}
{ Sayfa:009, Paragraf:02 – Kaleme Alan: John STEINBECK – BİLGİ YAYINEVİ }
..