Seni yalnız seni seveceğim
Seni sevmeye seni seveni düşünmekle başladı ömrüm
Sen seni yaklaştıran gök
Sen sessizliğin göz kapamanin içte oluşturdugu hissin
Sen hep onu düşünmekle var oldun
İlk oradan çıktın düşüncelerin zikre dönüştüğü andan
Hangi sevgi yağmur yüklü bulut
Hangi özlem sensiz bakış
Hangi ölüm sevgisiz mezar
Hangi sen beni bulayan, bunayan
Kaç ölümden kaç sevgiden mahrum
Kaçıncı gün ışığım kaçıncı karanlığım
Ayakların gitmediği her yerden engel yemişim gibi
Söylesene sevgi senin için hiç mi gömleğin cebi olmadı?
Belki zamanı sığdırdıgin, belki oyalı bir peçete yahut vermek için gül...
Suyun aktığı yerde dururken birden akışı bozan da kim?
Güneşi battığı yerden kim doğurur artık?
Sönmekte biran bile şüphe etmemiş gibi yıldızların nasıl da kararıyor...
Sen gelince gözlerim yaşla doluyor
Sen gidince hislerime sis değiyor hiçbir görüntüye gözüm değmiyor.
Gökyüzü mavinden sessizce çığır,
Yârin gelişi düzlüklere bürünsün.
Güzelin çıkışı yağmur çiseliklerine kalmadan göğü yedi renge boyasın
Sevinci yaratan keremi verenin olmadığı günlerde dizeler yalnız ardi sıra çizilir
Bir bilsen canım ne kadar yanıyor
Bazen diyorum sadece geldi ama gitmek hiç geçmiyor aklımdan
Yerde gibi hala paramparça içim
Zor mu günlerin gülüşünün yüzüme doğması
Kayıp mı bu ne denir korkunun tesiri belki de ilk gördüğüm anın hüznü
Birgün kalbime çiçek doluşmuş gibi geldim sana
Bilir misiniz aslında ben çocukken büyümüştüm, Ama bilemezsiniz ki Çocukluğu Şırnak`ta geçirmek nasıldır, Benzemez başka çocukların oyununa,
Büyüdükçe büyür gözlerim durmadan
Ağladıkça ağlarım, açılır gözbebeklerim,
Ve sevgiye susayan muhtaç bir çocuğum.
Aşağıdan bakarım tepeye çil çil namlular,
Ve elimde taşlar oynamak için parkta,
Biraz yağmur kimseyi incitmez
Her sonbahar gibi bu baharda beraber kalabilmek
Aynı gök altında uzun bir yolculuğa çıkmak.
Senden sonra yine senden gidememek
Bir acıyı daha görememek bizim kaderimizdi belki.
Sen varken beslediğin çiçekler solmazdı
Denizde olmadığım halde bu kadar çırpınmak niye?
Köprü de olmadığım halde bu geçiş niçin ücretli?
Hiçbir yerde değilken, her yerin batırdığı hissi neden mevcut?
Elimi sürekli terlettigi halde, neden içim soğuk?
Bu kadar üstümüze çıkan tuğlalardan sonra hangi işlev için yeniden inşa olunur?
Uzaklardan baktığımız mutluluk bize doğru adımları hiç mi koşar değil?
Hasretine ramak kaldığım derinliğim
Ne âlisin ki kuzeyde esen tellerim gibi
Işığa hırçın, kuzeye vurgun bölgesini kaybettiğim
Nefse áman hayra koşar gibi
Gel bana ezel ol, dâr ol, ömrüme sürur ol...
Sevmek düşlüyorum güzelin dilinden,
Sonu hep sana çıkan "Can".
Her yerde senle başlayan,
Ve hisleri alt eden,
Üstün "Can", en üstün Canansın...
Boşluklardan türeyen bir hayat soluyorum.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!